Bitcoin(BTC)’e odaklanan Avrupa merkezli şirket Treasury, Winklevoss Capital ve Nakamoto Holdings’in liderlik ettiği özel yatırım turunda 126 milyon euro (yaklaşık 2.045 milyar Kore wonu) başlangıç sermayesi sağladı. Şirket, bu fonu kullanarak 1.000'i aşkın Bitcoin satın aldı ve teknoloji şirketi formatında *Bitcoin hazırlık rezervi* oluşturma hedefiyle yola çıktı.
Treasury, “Avrupa borsalarında işlem gören ilk Bitcoin rezerv şirketi” olmayı hedeflediğini duyurdu. Bu hedefe ulaşmak amacıyla Hollanda merkezli finans şirketi MKB Nedsense ile birleşerek *ters birleşme (reverse listing)* yöntemiyle Amsterdam Euronext borsasında işlem görmeyi planlıyor. Bu yöntem, doğrudan halka açılma şartlarını aşmak için halihazırda borsaya kote olan bir şirketle birleşerek listeye girme stratejisini ifade ediyor.
Treasury’nin kurucusu ve CEO’su Khing Oei, ilerleyen dönemde *sermaye artırımları ve dönüştürülebilir tahvil* ihraçları aracılığıyla şirketin Bitcoin varlıklarını genişletmek istediklerini belirtti. Şirket, “Bitcoin’i kurumsal varlık rezervinin temel ögesi haline getirme” niyetini bir kez daha vurguladı.
Treasury’nin sahip olduğu ilk Bitcoin envanteri 1.000 BTC’ye ulaşarak şirketi Avrupa pazarında dikkat çeken oyuncular arasına taşıdı. BitcoinTreasuries.NET verilerine göre, Avrupa’da en fazla Bitcoin bulunduran halka açık şirket Almanya merkezli Bitcoin Group olup toplam 3.605 BTC (yaklaşık 5.006 milyar Kore wonu) bulunduruyor. Onu 3.205 BTC (yaklaşık 4.452 milyar Kore wonu) ile Fransa’dan Sequoia Communications izlerken, İngiltere merkezli The Smarter Web Company de 2.440 BTC (yaklaşık 3.390 milyar Kore wonu) ile öne çıkıyor.
Öte yandan Avrupa’da Bitcoin’i rezerv varlık olarak benimseyen halka açık şirket sayısı artmaya devam ediyor. Hollanda merkezli kripto hizmet sağlayıcısı AMDAX da Treasury’ye benzer bir yöntemle Euronext borsasında Bitcoin rezerv şirketi olarak listelenmeye hazırlanıyor.
Ancak her Bitcoin rezerv stratejisi başarıya ulaşmıyor. Girişim sermayesi şirketi Breed’in kısa süre önce yayımladığı bir raporda, birçok şirketin *net aktif değeri (Net Asset Value)* ile piyasa değeri arasında oluşan fark nedeniyle *ölüm sarmalı (death spiral)* sürecine girebildiği ve piyasadan silinebildiği ifade edildi.
Bitcoin’i ana varlık sınıfı olarak benimseyen eğilim giderek güçleniyor olsa da, bu stratejinin başarıya ulaşmasında şirketlerin mali yapıları ve piyasa hamleleri büyük rol oynuyor; dolayısıyla oluşan riskler de aynı ölçüde artıyor.
Yorum 0