Back to top
  • 공유 Paylaş
  • 인쇄 Yazdır
  • 글자크기 Yazı tipi Boyutu
URL kopyalandı.

A16z: 2026’da stabil kripto paralar ve tokenlaştırma dönemi başlıyor

A16z: 2026’da stabil kripto paralar ve tokenlaştırma dönemi başlıyor / Tokenpost

2026’da kripto alanında öne çıkması beklenen gelişmelerle ilgili dikkat çeken bir rapor, Andreessen Horowitz'in sektör odaklı yatırım birimi A16z Kripto’dan geldi. Raporda, özellikle ‘stabil kripto paralar’ ve ‘gerçek dünya varlıklarının tokenlaştırılması’ gibi iki ana akım öne çıkarken; yapay zeka, gizlilik teknolojileri ve kurumsal entegrasyonların bu dönüşümde kilit rol oynayacağı vurgulandı.

Yakın zamanda yayımlanan 2024 tarihli yıllık değerlendirme raporunda A16z, önce stabil kripto paraların dikkate değer büyümesini ele aldı. Rapora göre yalnızca geçen yıl içinde, stabil paralarla yaklaşık 46 trilyon dolarlık işlem gerçekleştirildi. Bu rakam, Visa veya SWIFT gibi geleneksel ödeme ağlarını dahi geride bırakmış durumda. Ancak hâlâ mevcut bankacılık altyapıları ile tam entegre çalışmadıkları için, farklı ülkelerde geliştirilmekte olan ‘yerel ödeme sistemleri’, ‘QR tabanlı ağlar’, ‘anlık mutabakat çözümleri’ ve ‘mağaza dostu araçlar’ gibi *on-ramp ve off-ramp teknolojileri* sayesinde bu eksiklik kapatılmaya çalışılıyor.

Bu tür entegrasyonların, kullanıcıların banka hesabı olmadan bile dijital dolarlarla ödeme yapabilmesini veya sınır ötesi anlık maaş ödemesi gibi kullanım senaryolarını mümkün hale getireceği öngörülüyor.

Öte yandan, klasik finans kurumlarının blokzincire yönelik ilgisi büyüyor fakat rapor burada da önemli bir uyarı yapıyor. Bankaların, finteklerin ve varlık yöneticilerinin tokenlaştırmaya ilişkin hamleleri genellikle mevcut sistemlerin sadece dijitalleştirilmesinden ibaret kalıyor. A16z, özellikle sürekli vadeli işlem ürünleri gibi *sentetik türevlerin* ön plana çıkabileceğini öne sürüyor. Bu çerçevede ‘perpification (perpifikasyon)’ olarak tanımlanan, geleneksel varlıklardan türetilmiş ürünlerin token yoluyla takas edilebilmesi fikrinin yaygınlık kazanabileceği belirtiliyor.

Rapora göre, 2025’te stabil kripto para arzı artmaya devam edebilirken, 2026 yılında daha fazla finansal ürünün doğrudan blokzincir üzerinde - yani ilk aşamadan itibaren *on-chain* şekilde oluşturulması bekleniyor.

Yine A16z, dünya genelindeki büyük bankaların hâlâ onlarca yıllık *legacy* sistemlere bağımlı olduğuna dikkat çekerek, bu kurumların yeni nesil ürünleri hayata geçirmek için bu eski altyapıyı tamamen terk etmelerine gerek olmadığını vurguluyor. Bunun yerine, stabil kripto paralar, tokenlaştırılmış mevduatlar ve hazine tahvilleri gibi araçlar sayesinde, blokzincir teknolojisini mevcut altyapıya entegre ederek yenilik yapmaları mümkün hale geliyor. Bu da finans sektöründeki dönüşüm için pratik ve ‘bozulmadan inovasyon’ yapma imkânı sunuyor.

Yapay zeka alanında ise A16z, ‘niyet odaklı sistemler’ ve ‘AI ajanlarının’ hızlı yükselişine işaret etti. Bu tür otonom sistemler sayesinde, *anında işlem gerçekleştiren programlanabilir ödeme altyapılarına* daha fazla ihtiyaç duyulacağı öngörülüyor. Örnek olarak, sistem için yerleşik olarak uzlaştırma (settlement) hizmeti sunan ‘x402’ adlı araç gösterildi.

Ayrıca dikkat çekici bir ifadeyle, finans sektöründe artık insan çalışanlardan daha fazla sayıda ‘insan olmayan ajan’ (yani yapay zeka sistemleri) kullanıldığı kaydedildi. Bu durum, söz konusu ajanların da *Know Your Agent (KYA)* benzeri bir kriptografik kimlik doğrulama sürecine tabi tutulmasını gündeme getiriyor. Yorum: Bu yaklaşım, AI odaklı Web3 altyapılarının nasıl şekilleneceğine dair önemli bir sinyal olarak görülebilir.

Raporda ayrıca yapay zekanın, açık internet üzerindeki verileri bedelsiz şekilde kullanması nedeniyle reklam temelli gelir modellerini tehdit ettiği, bu sebeple *kullandığın kadar öde* prensibine dayalı bir mikro ödeme sistemi ihtiyacının arttığı vurgulandı. Bu noktada *kripto para tabanlı mikro ödeme çözümleri* kilit rol oynayabilir.

Gizlilik teknolojileri tarafında ise, blokzincir ekosistemlerinde veri taşırken oluşabilecek metadata sızıntısı riskine dikkat çekildi. A16z’ye göre, gizlilik özelliği *doğrudan yerleşik olan zincirlerin* daha güçlü ağ etkileri yaratma potansiyeli bulunuyor. Ayrıca, özel veriler üzerinde zincir içi erişim kuralları tanımlamaya imkân veren ‘Secrets-as-a-Service’ konsepti ile *kuantum saldırılarına karşı dayanıklı mesajlaşma protokollerinin* önemi de artmış durumda.

Güvenlik bağlamında rapor, DeFi projelerinin genellikle birbirinden bağımsız olarak güvenlik açmazlarına yanıt verdiğini ancak bunun yeterli olmadığını belirtiyor. Bunun yerine, tüm sistem düzeyinde güvenliği ispatlayıp *anlık olarak* uygulayabilen bir çerçeveye geçilmesi gerektiği ifade ediliyor.

Son olarak, A16z, önümüzdeki dönemde *tahmin piyasaları*nda patlama yaşanabileceğine işaret ediyor. Rapora göre, platformlar birbirinden farklı sonuçlara ulaştığında çıkabilecek anlaşmazlıkları azaltmak için *yönetim mekanizmaları* ile *yapay zeka destekli oracle sistemlerinin* devreye girmesi kaçınılmaz olabilir. Bu unsurlar, kullanıcılar için daha güvenli ve şeffaf bir deneyim sunmayı mümkün kılacak.

<Telif hakkı ⓒ TokenPost, yetkisiz çoğaltma ve yeniden dağıtım yasaktır >

Popüler

Diğer ilgili makaleler

Baş makale

Fed’in faiz indirimi sonrası kripto piyasasında toparlanma sinyali

Binance'ten Trump bağlantılı stablecoin USD1 hamlesi: Yeni işlem çiftleri eklendi

SEC onayladı: ABD’de varlıkların blokzincirde tokenlaştırılmasının önü açıldı

Bitcoin(BTC) madencileri kurumsal hazine piyasasında söz sahibi oluyor

Yorum 0

Yorum ipuçları

Harika bir makale. Takip talep etme. Mükemmel bir analiz.

0/1000

Yorum ipuçları

Harika bir makale. Takip talep etme. Mükemmel bir analiz.
1