Afrika, kripto paraların geniş çapta benimsenmesini hızlandırabilecek kilit bölgelerden biri olarak öne çıkıyor. Finansal olarak dezavantajlı kesimlerin yaygın olması ve yüksek enflasyonun yaşanması, blokzincir teknolojisinin gelişimine ivme kazandırabilir.
StarkWare’in kurucu ortağı ve CEO’su Eli Ben-Sasson, yayımladığı bir makalede, "Afrika gibi gelişmekte olan piyasalar, kripto paraların gerçek değerini kanıtlamak için kritik bir test alanı olacaktır" ifadelerini kullandı. Ben-Sasson’a göre kripto paralar, finansal eşitsizliği azaltmanın yanı sıra teknolojik yenilikleri de teşvik edebilir.
Afrika, 14 milyardan fazla nüfusa sahip ve 2050’ye kadar bu rakamın 2,3 milyara ulaşması bekleniyor. Şu anda bölgedeki mobil cihaz kullanım oranı %63 seviyesinde bulunsa da 2030 itibarıyla %88’e çıkacağı tahmin ediliyor. Ayrıca, kıtadaki nüfusun %75’ini 30 yaş altı gençler oluşturuyor ve bu durum, dijital finansal çözümlerin benimsenmesini hızlandırabilir.
Afrika'da sınır ötesi para transferlerinin ortalama maliyeti %10’u bulurken, küçük ölçekli kredilerdeki aylık faiz oranları %27’ye kadar yükselebiliyor. Bunun yanı sıra bazı ülkelerde yıllık enflasyon oranı %20 ila %30 arasında seyrediyor. Bu tür bir finansal ortam, merkeziyetsiz finans(DeFi) çözümlerinin hızla benimsenmesine zemin hazırlıyor. Nitekim 2021’den bu yana kıtadaki kripto para kullanıcı sayısının 25 kat arttığı bildiriliyor.
Kripto paraların finansal olarak dışlanmış kesimlere fayda sağlayabilmesi için maliyet etkinliği büyük önem taşıyor. Son aylarda Bitcoin(BTC) ağındaki ortalama işlem ücreti 2 ila 4 dolar (yaklaşık 2.900 ila 5.800₺) arasında değişiyor ve bu, düşük gelirli bireyler için yüksek bir maliyet oluşturabilir. Ancak ikinci katman(Layer 2) ölçeklendirme çözümleri sayesinde işlem ücretlerinin 0,01 ila 0,02 dolar (yaklaşık 15 ila 30₺) seviyesine kadar düşebileceği öngörülüyor. Bu da küçük işletmelerin faaliyetlerini daha uygun maliyetlerle sürdürebilmesine ve günlük mikro ödemelerin yaygınlaşmasına katkı sağlayabilir.
StarkWare CEO’su, bu gelişmeleri yenilenebilir enerji sektörüne benzeterek, "Güneş panelleri ve rüzgar enerjisi gibi teknolojiler, önce gelişmekte olan piyasalarda kendine yer buldu, böylece üretkenlik arttı ve maliyetler azaldı. Kripto da benzer bir yol izleyerek Afrika’da test edilecek ve küresel çapta benimsenecek" şeklinde konuştu.
Ben-Sasson ayrıca, "ABD'deki kripto dostu yönetim büyük ilgi görüyor ancak asıl dönüşüm gelişmekte olan piyasalarda yaşanacak" diyerek, inovasyonun sadece Washington veya Wall Street’te değil, Namibya’nın Windhoek ve Kenya’nın Nairobi gibi şehirlerinde de gerçekleşmesi gerektiğini vurguladı.
Sonuç olarak, kripto paraların yaygınlaşması yalnızca regülasyonlarla değil, en çok finansal ihtiyacın hissedildiği bölgelerde uygulanarak ve test edilerek gerçekleşebilir. Bu bağlamda Afrika, küresel kripto ekosisteminin geleceği açısından kritik bir bölge olarak öne çıkıyor.
Yorum 0