McDonald’s, şirket rezervlerinde Bitcoin(BTC) tutma önerisini reddetti

ABD merkezli fast food zinciri McDonald’s, şirket rezervlerinde Bitcoin(BTC) bulundurulmasını öngören bir hissedar teklifini reddetti. ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu(SEC) ise bu kararda McDonald’s’ın arkasında durdu.

McDonald’s, muhafazakâr düşünce kuruluşu ve aynı zamanda hissedarı olan Ulusal Kamu Politikaları Merkezi’nin, şirket varlıklarında Bitcoin tutmayı değerlendirmesi yönündeki teklifini kabul etmeme kararı aldı. SEC, bu öneriyi ‘gündelik şirket faaliyetleri’ kapsamında değerlendirdiğini belirtirken, McDonald’s’ın kararını destekledi.

Söz konusu teklif, Ulusal Kamu Politikaları Merkezi tarafından ocak ayında McDonald’s yönetimine sunuldu. Açıklamada, “McDonald’s esasen bir emlak şirketidir. Gayrimenkul, nakit ve tahvillere kıyasla daha iyi bir değer saklama aracı olarak görülse de, Bitcoin kadar hızlı büyüme potansiyeline ve likiditeye sahip değildir” ifadelerine yer verildi.

McDonald’s, mayıs ayında gerçekleştirilecek olan hissedarlar toplantısında bu teklifin gündemden çıkarılmasında sakınca olup olmadığını öğrenmek için SEC’ye resmi başvuruda bulundu. SEC ise 28 Mart’ta yaptığı açıklamada, “Bu teklif doğası gereği şirketin olağan işleyişiyle ilgilidir, o nedenle gündemden çıkarılması uygundur” diyerek McDonald’s’ın kararını fiilen onayladı.

Son dönemde, kurumsal yatırımcıların şirketlere Bitcoin alımı çağrısı yaptığı örnekler giderek artıyor. Michael Saylor’ın yönetimindeki MicroStrategy, sürekli olarak Bitcoin satın almasıyla kamuoyunun ilgisini çekerken, kısa süre önce GameStop da 1,5 milyar dolar kaynak toplayarak Bitcoin alımı yapacağını açıklamıştı. Ancak geçtiğimiz yıl aralık ayında benzer bir teklif Microsoft(MSFT) hissedarları tarafından reddedilmişti.

Bu eğilimin arka planında, Trump’ın seçimi kazanmasının ardından başlayan ve Bitcoin fiyatında rekorlara yol açan yükseliş etkili oldu. Kasım ayında Trump’ın zaferi sonrası Bitcoin tarihi zirvesine ulaşırken, yatırımcılar kripto parayı enflasyona karşı bir koruma ve alternatif yatırım aracı olarak görmeye başladı. Bu yöndeki ilgi özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler arasında giderek yayılıyor.