Ripple(XRP), ETF Umudu ve Banka Lisans Hamlesiyle Yükselişe Geçti

Ripple(XRP), ETF Beklentisi ve Banka Hamleleriyle Yükselişe Geçti

XRP, 3 Temmuz itibarıyla son 24 saatte %3,5’in üzerinde değer kazanarak piyasada yeniden dikkatleri üzerine çekti. Özellikle vadeli işlemler platformu Deribit’te XRP *opsiyon işlemlerinin* artması, yatırımcılar arasında yükseliş beklentisinin güçlendiğini gösteriyor. Bloomberg’e göre, XRP’ye yönelik bir spot ETF onay ihtimali şu anda %95 seviyesine ulaşmış durumda. Ayrıca Ripple’ın ABD’de banka lisansı başvurusu yapması, *alım yönlü hacmi* destekleyen başka bir unsur oldu.

XRP ile Bitcoin(BTC) arasındaki işlem çifti, teknik olarak ‘boğa düşen takoz’ formasyonunu yukarı yönlü kırarak potansiyel bir yukarı trendin sinyallerini verdi. Kısa vadeli hareketli ortalamalarda zayıf bir eğilim görünse de, teknik analizde dönüş sinyalleri gözlemlenmeye başladı. Bu da özellikle kısa vadeli yatırımcılar açısından *olumlu bir sinyal* olarak yorumlanıyor.

Ripple’ın kısa süre önce piyasaya sürdüğü sabit kripto parası RLUSD de yatırımcıların radarına girmiş durumda. İsviçre merkezli AMINA Bankası’nın 2 Temmuz’dan itibaren RLUSD için saklama ve işlem desteği sağlamaya başlaması, bu varlığın ilk kez bir regüle ticari banka nezdinde yer almasını sağladı. RLUSD’nin günlük işlem hacmi bu gelişme sonrası %20 artarak 60 milyon dolar seviyesine çıktı, piyasa değeri ise 469 milyon dolara ulaştı. Aynı gün Ripple’ın ABD bankacılık lisansı başvurusu yaptığı da açıklandı. Bu başvuru kabul edilirse şirket, merkezi rezerv bankalar nezdinde saklama ve ödeme hizmeti sunmaya yetkili ilk kripto kuruluş olabilir.

Bununla birlikte XRP piyasasında hâlâ tartışmalı unsurlar mevcut. Borsalarda API önceliğinden yararlanan hızlı işlem botları, *sahte hacim (wash trading)* ve *spoofing* gibi işlemlerle fiyat oynaklığını etkilemeye devam ediyor. Avrupa’nın MiCA yönetmeliği veya ABD’nin henüz çıkarmadığı düzenleyici kurallar, bu tür *manipülatif algoritmik işlemlere* sınırlama getirebilecek yegâne araçlar olarak öne çıkıyor.

Öte yandan 9 Temmuz’da ABD Senatosu Bankacılık Komitesi’nde düzenlenecek olan duruşma, Ripple için yeni bir kilometre taşı olabilir. Ripple CEO’su Brad Garlinghouse’ın tanık olarak konuşacağı oturumda, sektörel yapı ve regülasyon stratejilerine dair görüşler paylaşılacak. Bu gelişme, kripto sektörünün Washington’da sesini daha fazla duyurmaya başladığını gösteriyor ve *regülasyon belirsizliğinin* azalmasına katkı sağlayabilir.

Garlinghouse, yakın zamanda yaptığı bir açıklamada “Sadece biz gerçekten bir problemi çözüyoruz” diyerek Ripple’ın sektördeki öncü konumunu öne çıkardı. Şirketin XRP ile küresel para transferi sorununa çözüm getirdiğine dikkat çeken Garlinghouse, Ripple’ın artık sadece bir kripto girişimi değil, *büyük ölçekli bir fintech aktörü* olduğunu vurguladı.

Ripple’ın banka lisansına yönelik hamlesi yalnızca kripto piyasasında değil, geleneksel finans sektöründe de yankı bulabilir. Federal Rezerv(Fed) nezdinde doğrudan hesap açma hakkı ve 250 bin dolara kadar mevduat sigortası sunabilme yetkisi verilirse, Ripple fiilen *ilk kripto bankası* konumuna yerleşebilir. Bu durum, geleneksel ticari bankaların rollerinin kripto tabanlı kuruluşlara devredildiği bir dönüşümün başlangıcı olabilir ve 2025-2026 yılları finansal sistem için kırılma noktası haline gelebilir.

Genel görünüm itibarıyla, XRP şu anda düzenleyici gelişmeler, teknik sinyaller, token işlevselliği ve kurumsallaşma adımlarının birleşimiyle birlikte *potansiyel bir orta-uzun vadeli ralli* için zemin hazırlıyor. Eğer piyasa duyarlılığı ile gerçek kullanım arasındaki fark daralırsa, XRP fiyatın ötesinde anlamlı bir değer sunabilir.