Algorand(ALGO) Vakfı, 2025+ Yol Haritası’nı duyurarak blokzincirin gerçek dünya kullanımlarına odaklı yeni bir stratejiye geçiş yapacağını açıkladı. Yeni plan doğrultusunda vakıf; dijital kimlik, varlık tokenizasyonu ve yapay zekâ tabanlı geliştirici araçları gibi inovatif alanlara ağırlık vererek, piyasa değeri 1 kentilyon Kore wonu olarak öngörülen tokenizasyon pazarında pay sahibi olmayı hedefliyor.
Bu hamle, son yıllarda rekabetin yoğunlaştığı katman-1 (Layer-1) blokzincir sahnesinde Ethereum(ETH) ve Solana(SOL) gibi rakiplerine karşı geride kalan Algorand’un yeniden güç kazanmak için attığı adım olarak değerlendiriliyor. Algorand Vakfı CEO’su Staci Warden’ın açıklamasına göre amaç, fiziksel ekonomi ile dijital altyapıyı entegre ederek, otonom dijital kimlik sistemleri, günlük ödemeler ve servet birikimi için kullanılan varlık tokenizasyonunu gerçeğe dönüştürmek.
Yol haritasındaki önemli değişikliklerden biri, ‘Project King Safety’ adı verilen protokol yeniden tasarımı. Bu dönüşüm, işlem ücretleri ve ağ teşviklerinin yapısını elden geçirerek blokzincirin ‘özerklik’ ve ‘güvenlik’ düzeyini yükseltmeyi amaçlıyor. Projeye dair teknik belgelerin bu yılın ikinci yarısında yayımlanması planlanıyor.
Bununla birlikte vakıf, 2025’in üçüncü çeyreğinden itibaren mevcut hibe programını ‘zincir üstü topluluk odaklı yönetişim’ modeline tam olarak geçirmeyi hedefliyor. Açıklamalara göre bu sistem, kullanıcıların karar alma süreçlerine doğrudan katılımını sağlarken dağıtım süreçlerini de ‘şeffaf’ hale getirecek. Yıl sonuna kadar resmi teklif ve oylama altyapısı da sunulacak.
Teknik alanda ise geliştirilen Algokit 4.0 dikkat çekiyor. Araç, yapay zekâ destekli kod üretimi, çoklu programlama dili desteği, daha geliştirilebilir veri yapıları ve hızlandırılmış akıllı sözleşme geliştirme gibi özelliklerle hem yeni başlayanları hem de profesyonel geliştiricileri hedefliyor. Yayın tarihi 2026 olarak belirlendi.
Yol haritasında en çok vurgulanan başlık ise ‘varlık tokenizasyonu’. Algorand, tahvil ve hisse gibi geleneksel finansal varlıkları akıllı sözleşmelere dönüştürmeyi planlıyor. Bu süreçte, uluslararası finans standartlarından ACTUS modelini entegre ederek yasal uyumluluk ve platformlar arası geçiş kolaylığı sağlamayı hedefliyor. Bu kapsamda geliştirilmekte olan ilk ürün, 2025’in son çeyreğinde piyasaya sürülmesi planlanan tokenleştirilmiş tahvil olacak.
Tüm bu yenilikler, Algorand’un geleneksel finans (TradFi) ile merkeziyetsiz finans (DeFi) arasındaki duvarları yıkma stratejisiyle örtüşüyor. Uzmanlara göre varlık tokenizasyonu pazarı, 2033 yılına kadar yaklaşık 1 kentilyon 2000 trilyon Kore wonuna (yaklaşık 18.9 trilyon dolar ya da 2 kentilyon 6271 trilyon won) ulaşabilir. Piyasada hâlihazırda Ethereum bu alanda lider konumdayken, Algorand’un ‘regülasyon dostu’ yapısı özellikle kurumsal yatırımcılar için ‘avantajlı alternatif’ olarak görülüyor.
Sonuç olarak, Algorand Vakfı yeni yol haritasıyla yalnızca teknolojik bir atılım değil; aynı zamanda ‘kalıcı ve yasal uyumluluk sağlayan’ bir blokzincir ekosistemi oluşturma yönündeki vizyonunu da netleştiriyor. Gelişmeler, Algorand’un Layer-1 rekabetinde tekrar ön saflara taşınıp taşınamayacağı sorusunu beraberinde getiriyor.
Yorum 0