Amerikan Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu(SEC), belirli likit staking faaliyetlerinin menkul kıymet ihracı sayılmadığına dair yorumunu resmileştirdi. Bu adım, dijital varlık düzenlemelerindeki belirsizliği azaltmaya yönelik çabaların bir parçası olarak, kripto para sektörünün uzun süredir dile getirdiği taleplere yönelik kısmî bir ‘ilerleme’ olarak görülüyor.
SEC, 25’inde (yerel saatle) yaptığı açıklamada, “Bu duyuru, belirli likit staking faaliyetlerinin bağlama ve somut verilere göre menkul kıymet teklifi ya da satışı kapsamına girmediği yönündeki görüşümüzü netleştiriyor” ifadelerine yer verdi. Söz konusu değerlendirme, 1933 tarihli Menkul Kıymetler Yasası ve 1934 tarihli Menkul Kıymetler Borsası Yasası’nın ana ilkeleri temel alınarak yapıldı.
Açıklama, SEC’e bağlı Kurumsal Finansman Dairesi imzasıyla yayımlandı. Özellikle kripto topluluğunun hassasiyet gösterdiği ‘staking hizmetlerinin menkul kıymet niteliği’ konusunun seçici biçimde ele alınmış olması dikkat çekti.
SEC Komiseri Paul Atkins, “Bugün yayımlanan likit staking konulu personel açıklaması, hangi kripto varlık faaliyetlerinin SEC yetki alanına girmediğine dair personelin görüşünü net şekilde ortaya koyması açısından önemli bir ‘adım’” yorumunu yaptı.
Bu açıklamayla birlikte likit staking sunan platformların ABD'deki yasal belirsizlikleri kısmen giderme şansı elde edeceği tahmin ediliyor. Yine de duyuruda belli bir proje ya da şirketin isimlendirilmemesi nedeniyle, sektör genelinde yaratacağı etkinin daha fazla analiz ve yorumla değerlendirilmesi gerektiği ifade ediliyor.
Daha önce, SEC Başkanı Gary Gensler(Gary Gensler), çoğu kripto para projesinin menkul kıymet tanımına girdiğini savunmuş ve bu yaklaşım Coinbase(COIN), Binance(BNB) gibi büyük borsalarla sık sık düzenleyici çatışmalara neden olmuştu. Ancak bu yeni açıklama, söz konusu ‘sert’ çizgide kısmen esneklik sinyali vererek olası bir ‘dönüm noktası’ olarak yorumlanıyor.
Kripto para dünyası, bu adımın gelecekte daha açık ve net düzenleyici çerçevelerin oluşturulmasına yol açmasını bekliyor. Ayrıca Trump yönetiminin yeniden iktidara gelmesi hâlinde düzenleyici yaklaşımda ilave değişikliklerin gündeme gelmesi de muhtemel görünüyor.
Yorum 0