Kurumsal yatırımların hızla arttığı bir ortamda, Ethereum(ETH), dijital varlık piyasasında dikkat çekici bir yapısal yükseliş yaşıyor. CoinEasy tarafından 24’ünde yayınlanan araştırmaya göre, hem spot ETF fon akışları hem de şirketlerin ETH alımları, Ethereum’un hızla kurumsal düzeyde kabul gören bir varlık haline geldiğini gösteriyor. Özellikle 2025 Temmuz ayı boyunca ETF'ler üzerinden Ethereum’a akan sermaye 5,3 milyar doları aşarken, halka açık şirketlerin ETH varlıkları neredeyse üç katına çıktı ve bu durum piyasa için belirleyici bir dönüm noktası oldu.
Spot Ethereum ETF’lerine sermaye girişi temmuz ayı başında hız kazandı. 19 işlem günü boyunca kesintisiz net giriş yaşanırken, tek bir günde 700 milyon doları aşan yatırım dikkat çekti. Bu süreçte BlackRock’ın ETHA ETF’i, yalnızca sekiz ay içinde 10 milyar dolarlık yönetim varlığına ulaşarak Bitcoin hariç tüm ETF’ler arasında en hızlı büyüyen ürün oldu. Aynı dönemde ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) tarafından ‘doğrudan kripto teslimi’ni içeren *in-kind* geri alım işlemlerine onay verilmesi, kurumsal yatırımcıların daha düşük maliyetle doğrudan Ethereum işlemleri yapmasına olanak sağladı. CoinEasy bu yapısal değişimi, psikolojik sınırları aşan ve gerçek talep tabanını genişleten bir gelişme olarak yorumluyor.
Kurumsal giriş yalnızca ETF’lerle sınırlı değil. Halka açık şirketler de Ethereum’u aktif biçimde rezerv varlık olarak benimsemeye başladı. Temmuz ayı içinde, şirketlerin elindeki ETH toplamı 230 bin adetten 860 binin üzerine çıkarak yüzde 262 oranında artış gösterdi. Bitmine Immersion Technologies, SharpLink Gaming ve BitDigital gibi şirketlerin önde gelen örnekler olduğu bu ivmede, Bitcoin(BTC) yerine Ethereum’un tercih edilmesi dikkat çekiyor. Buna ek olarak PulseChain, Gnosis DAO ve Lido DAO gibi merkeziyetsiz yapıların da önemli miktarda ETH tuttuğu belirtiliyor. CoinEasy’ye göre bu durum, ETH’nin arzını kısa vadede daraltırken uzun vadede güçlü bir *hodler* temeli oluşmasını sağlıyor.
Kurumsal ilginin Ethereum’a yönelmesi, yalnızca haber akışında değil, büyük finansal kurumların öngörülerinde de kendini gösteriyor. Standard Chartered Bank’ın bir analizine göre, yakın gelecekte ETH kurumların yatırım portföylerinde %10’un üzerinde paya sahip olabilir. Son iki ay içinde kurumlar ve şirketler tarafından satın alınan ETH miktarı, toplam arzın yaklaşık %1’ine denk geliyor ve bu da yaklaşık 9 milyar dolarlık yatırım anlamına geliyor. Bu, fiyat artışının ötesinde; Ethereum’un ekosistem bazlı bir *büyüme varlığı* olarak konumlandığını ortaya koyuyor. Bitcoin’in rezerv para rolündeki konumuna karşı Ethereum’un *kullanıma dayalı platform niteliği*, onu farklılaştıran temel etken olarak öne çıkıyor.
Ethereum’un 10. yılını kutladığı bu dönemde piyasa, yeni bir döngü başlangıcına işaret ediyor. ETF düzenlemeleri, hızlı kurumsal alım talepleri ve şirketlerin ETH’yi portföylerine dahil etmeleri bu geçişin önemli parçaları. Ancak CoinEasy, bu yükselişin aynı zamanda *aşırı ısınma riski* taşıdığı konusunda da uyarıyor. Kısa vadeli fiyat takibinden ve kaldıraçlı işlemlerden kaçınarak, uzun vadeli bakış açısıyla kademeli alımlar yapılması gerektiği vurgulanıyor.
Tüm bu gelişmelerin ışığında Ethereum, artık bir altcoin olmanın ötesine geçerek kurumsal yatırımcıların güven duyduğu temel dijital varlıklardan biri haline geliyor. Yenilikçi teknolojik altyapısı ve regülasyon dostu sermaye yapısıyla ETH, giderek daha fazla blockchain tabanlı ekonominin merkezi unsuru haline gelme sinyalleri veriyor.
Yorum 0