Argentum AI: Dağıtık bilgi işlem, yapay zekanın geleceğini şekillendiriyor

Dünyada yapay zeka(AI) talebi hızla artarken, buna bağlı olarak bilgisayar işlem gücü de kendi başına en değerli varlık haline gelmeye başladı. Geleneksel veri merkezi tabanlı altyapının bu yüksek talebi karşılamakta yetersiz kaldığına dair uyarılar artıyor.

Yapay zeka tabanlı dağıtık bilişim platformu Argentum AI’nin CEO’su Andrew Sobko, yakın tarihli bir röportajında, “Bilgi işlem altyapısı artık sabit sistemlerden sıyrılıp, dağıtık ve akışkan bir yapıya evrilmeli” diyerek görüşlerini paylaştı. Sobko, merkezi bulut hizmetlerinin sınırlarına dikkat çekerek, insanların ve yapay zekanın birlikte çalıştığı ‘insan merkezli bir bilgi işlem pazarı’ kurma potansiyeline vurgu yaptı.

Sobko, daha önce lojistik sektöründe geliştirdiği bir pazar yeri tecrübesinden yola çıkarak Argentum AI’yi tasarladığını belirtti. Ona göre, nasıl ki geçmişte lojistik kaynaklar verimsiz ve atıl durumdaysa, bilgi işlem kaynakları da büyük şirketlerin tekelinde kaldığı için benzer sorunları yaşıyor. “Argentum, ‘güven’, ‘katılım’ ve ‘şeffaflık’ ilkeleriyle tasarlanmış, dağıtık bir bilgi işlem borsası. Yapay zeka çağında merkezi yapıların ölçeklenebilirlik sorununa bir çözüm getiriyoruz” dedi.

Argentum’un sistem mimarisinde karşılaşılan en büyük teknolojik engeller ise ‘heterojen donanım yapısı’ ve ‘coğrafi sınırlamalar’ olarak sıralanıyor. Sobko’nun açıklamasına göre, dünyanın her yerinden farklı bilgisayar sistemlerinde çalışan AI görevlerinin etkili biçimde yürütülebilmesi için kapasiteden ziyade ‘güvenilirlik’, ‘konum’ ve ‘donanım performansı’ gibi unsurların gerçek zamanlı eşleşmesi gerekiyor. Bu ihtiyaç doğrultusunda Argentum, canlı performans izleme sağlayan AI destekli ‘dinamik benchmark’ sistemini geliştirdi. Ayrıca kalite standartlarını karşılayan sağlayıcıları tespit etmek için küresel çapta katmanlı akıllı düğümler oluşturdu.

Sobko’ya göre, ‘dağıtıklık’ ile ‘performans’ arasında hassas bir denge kurulması gerekiyor. “Tam anlamıyla merkeziyetsizlik performansı düşürebilir, ancak aşırı merkezi yapı da şeffaflık ve esnekliği ortadan kaldırır” diyen Sobko, bu yüzden dağıtık yapı üzerinde ‘doğrulanabilir kriptografik mekanizmalar’ inşa ettiklerini ve işlemlerin gerçek zamanlı izlenebilir olmasını sağladıklarını açıkladı. Ayrıca verinin gizliliğini koruyarak küresel yasal düzenlemelere uyum için ‘sıfır bilgi ispatı(zk)’ teknolojisini temel alan bir yapı benimsediklerini belirtti.

Uzun vadede AI’nin bilgi işlem altyapılarının doğasını kökten değiştireceğini düşünen Sobko, bugün işlem gücünün daha düşük vergi ve enerji maliyetleri sunan veri merkezlerine yakınlaştığını fakat gelecekte bu durumun değişeceğini söylüyor. Ona göre, yapay zeka dünyası enerji, çevre ve mevzuat koşullarına göre kaynakların değişken şekilde hareket ettiği ‘değer merkezli dağıtık bir yapıya’ ihtiyaç duyacak. Argentum AI’nin yaklaşımı ise, işlem görevlerinin düşük gecikmeli ya da çevre dostu enerji kaynaklarına yakın lokasyonlara yönlendirildiği ‘bilgi işlem likiditesi’ modelini desteklemek üzerine kurulu.

Toplulukla iş dünyası hedeflerini dengeleme gerekliliği de platformun temel meselelerinden biri. Sobko, “Token tabanlı yönetişim güven ve uzun vadeli uyumu sağlıyor, ancak piyasa çeviklik ve hız istiyor. Bu yüzden önemli protokol değişikliklerini topluluğa getiriyor, ama ürün geliştirme ve iş ortaklığında hızlı hareket ediyoruz” diye ekledi.

Röportajın sonunda Sobko, “En baştan itibaren uluslararası düzenlemeler ve gizlilik gereksinimlerini sistemin içine dahil etmemiz gerektiğini geç fark ettik” yorumunu yaptı. Ona göre, ‘merkeziyetsizlik’ kavramı insanı sistemin dışına itmek değil; AI ve insanın büyük ölçekte birlikte çalışabileceği bir yapı tasarlamak anlamına geliyor.