ABD’de ilk blokzincir tabanlı repo işlemi USDC ile başarıyla tamamlandı

ABD hazine tahvillerine dayalı ilk ‘blokzincir tabanlı repo (geri alım) işlemi’, önde gelen geleneksel finans kurumlarının katılımıyla başarıyla tamamlandı. Bu dikkat çekici işlem, USDC stabil kripto parası kullanılarak Canton Ağı üzerinde gerçekleştirildi. Aralarında Bank of America(BAC), Citadel, DTCC (Amerikan Menkul Kıymetler Saklama Kurumu) ve Societe Generale’in de bulunduğu toplam 10 kurum projenin pilot aşamasına katıldı.

Repo işlemi kapsamında ABD hazine tahvilleri kısa vadeli nakit karşılığında takas edildi ve ertesi gün küçük bir ‘primiyle’ yeniden satın alındı. Hafta sonu boyunca gerçekleşen bu işlem, Tradeweb adlı önde gelen tahvil ticaret platformu üzerinden yürütüldü. Söz konusu platformun, Temmuz ayında günlük ortalama 777 milyar dolarlık repo işlemi gerçekleştirdiği bildirildi. İşlemde kullanılan hazine tahvilleri DTCC’ye bağlı DTC sisteminde saklandı ve daha sonra ‘tokenleştirme’ süreciyle Canton Ağı üzerine aktarılıp doğrudan USDC ile takas edildi.

Pilot işlem sırasında USDC’nin ‘basımı ve itfası’nın tamamen blokzincir üzerinde yapılmış olması, sektör açısından önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor. İşlemler, geleneksel finansal sistemin sınırlı işlem saatlerinden çıkarak ‘hafta sonu ve mesai dışı saatlerde’ de yapılması yönünde yeni bir kapı aralamış durumda.

Tradeweb’in CTO’su Justin Peterson “Bu işlem, sermaye piyasalarının ‘24 saat aktif’ yapıya evrilmesi yolunda dönüm noktası oldu” dedi. Tradeweb’in sunduğu ‘likidite’ ile Canton’un ‘birlikte çalışabilir altyapısı’nın birleşerek geleneksel ödeme sistemlerinden bağımsız ilk repo işlemine imza attığını kaydetti. Ayrıca “Bu proje sektörler arası iş birliğinin ürünü ve daha dayanıklı, sürekli açık ve bağlantılı piyasa altyapılarına geçişin başlangıç noktası” yorumunda bulundu.

Bu deney, geleneksel finans (TradFi) ile merkezsiz teknolojilerin ‘iş birliği modelini’ somutlaştıran ilk örnek olarak görülüyor. Düzenlemelere yatkın DTCC, Citadel ve Societe Generale gibi devlerin aktif rol almış olması, ‘tokenleştirilmiş varlıklar’ ve ‘stabil kripto paralar’ ile yapılan otomatik finansal işlemlerin uzun vadede yaygınlaşabileceğine dair beklentileri artırıyor.

Söz konusu repo işlemlerinin temelini oluşturan Canton Ağı ise Digital Asset tarafından geliştirilen bir ‘hibrit yapılı dağıtık defter teknolojisi (DLT)’ ağı. ‘Yönetişim, gizlilik ve birlikte çalışabilirlik’ özelliklerini aynı anda barındıran bu altyapı, gelecekte kurumsal yatırımcıların varlık tokenleştirme süreçlerinde kritik rol oynayabilir.

Sektör temsilcileri, bu tür deneme işlemlerin büyüyerek ABD hazine tahvilleri, ipoteğe dayalı menkul kıymetler (MBS) ve ticari senetler gibi geleneksel varlıkların da zamanla ‘blokzincir tabanlı dağıtım sistemlerine’ geçişini hızlandırabileceğini belirtiyor. Ayrıca Amerika’da ‘politika ortamının değişme beklentisi’ ve olası ‘Trump’ın yeniden başkan seçilme ihtimali’, piyasada belirsizlikleri artırırken, güvenilir blokzincir ödeme alt yapılarına olan talebi de hızla büyütüyor.