2025'te İran Kripto Pazarında Sert Düşüş: Jeopolitik Gerilim ve Borsa Hack’leri Etkili Oldu
2025 yılı itibarıyla İran’daki kripto para piyasası ciddi anlamda küçüldü. Jeopolitik gerilimlerin artması, büyük bir borsa hack’i ve ‘stabil kripto para’ cüzdanlarının dondurulması gibi *birbirini tetikleyen gelişmeler*, ülkeye giren kripto varlık miktarını önemli ölçüde düşürdü. Bu yılın ilk yedi ayında ülkeye giren kripto paralar geçen yıla göre çift haneli oranda azaldı.
TRM Labs’in 1 Ocak–31 Temmuz 2025 döneminde derlediği verilere göre İran’a giren toplam kripto varlık miktarı yaklaşık 3,7 milyar dolar oldu. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %11’lik bir düşüş anlamına geliyor. Özellikle haziran ayında ülkeye girişlerde %50’yi aşan bir çöküş yaşanırken, temmuz ayındaki daralma %76’yı da geçerek *ciddi bir pazar küçülmesini* işaret etti.
Bu düşüşte birkaç önemli olay öne çıkıyor: İran ile İsrail arasındaki nükleer müzakerelerin kesilmesi ve ardından gelen askeri gerilim, ülkenin en büyük kripto para borsası Nobitex’in uğradığı siber saldırı ve Tether(USDT) tarafından İran’a ait cüzdanların dondurulması. Nobitex yıllardır İran pazarının %87’sinden fazlasını kontrol eden merkezi platform konumundayken, haziran ayında yaşanan saldırı sonrası yaklaşık 90 milyon dolar kaybetti. Bu durum, özellikle TRON(TRX) ağı üzerinden gerçekleşen USDT işlemleri açısından *sistemik riskleri artıran* bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
TRM Labs, bu saldırının İsrail yanlısı "Predatory Sparrow" adlı hacker grubu tarafından “misilleme niteliğinde yapılan bir siber operasyon” olduğunu bildirdi. Grup, borsanın temel altyapılarına sızarak devre dışı bırakırken, hedef alınan adreslerin İran Devrim Muhafızları(IRGC) ve “Gaza Now” gibi yaptırımlı yapılarla bağlantılı olduğu ortaya çıktı.
Tüm bu gelişmelerin ardından İran halkının merkezi borsalara duyduğu güven azaldı. Haziran ortasında gerçekleşen askeri gerilim öncesinde yalnızca birkaç gün içinde Nobitex’ten çıkan sermaye %150’nin üzerinde artarak kimlik doğrulaması (KYC) uygulanmayan ya da riskli kabul edilen alternatif platformlara yöneldi. Temmuz ayına gelindiğinde ise Tether, Nobitex ve IRGC bağlantılı 42 cüzdanı daha dondurarak kullanıcıları TRON tabanlı USDT’den uzaklaştırdı. Bunun yerine DAI, Polygon(MATIC) tabanlı seçenekler gibi ‘alternatif stabil coin’lere olan yönelim belirgin biçimde hızlandı.
Özellikle Telegram ve YouTube üzerinden yayın yapan İranlı kripto fenomenleri ile belli başlı devlet yanlısı kanallar, kullanıcıları alternatif coinlere geçmeye teşvik etti. Bu da dönüşümün geniş kitlelerce benimsenmesini sağladı.
Bu krize geçici yanıt vermek yerine İran hükümeti de yasal altyapıyı yeniden şekillendirmeye başladı. 2025 yılının ağustos ayında kabul edilen yeni yasa ile birlikte kripto para ticaretinden sağlanan gelir için ‘sermaye kazancı vergisi’ uygulanmaya başlandı. Hükümet, kripto paraları artık altın, döviz ve gayrimenkul gibi klasik yatırım araçlarıyla aynı vergi kategorisine dahil ediyor.
Öte yandan İran, kripto paraları hâlâ yaptırımları aşmak için etkili bir yöntem olarak kullanıyor. Çinli aracılar üzerinden dron parçaları, yapay zekâ donanımları ve elektrikli ekipmanlar gibi ürünler kriptoyla satın alınıyor. Bu süreçte ise sahte kimlik belgeleri kullanılarak yabancı borsalara kayıt olunuyor ve *sofistike bir yasa dışı KYC atlatma ağı* aktif biçimde çalışıyor.
Sonuç olarak, İran’daki bu sert düşüş sadece ani bir piyasa daralması değil; jeopolitik krizler, yerel endüstri yapısı ve regülasyonların çarpışmasıyla şekillenen bir dönüşüm. Ülkedeki dijital varlıkların geleceği, artık yalnızca ‘talep’ veya ‘teknolojik trend’ değil, çok daha karmaşık hale gelen uluslararası siyaset ve kamu düzeni tarafından belirleniyor.
Yorum 0