2025 Nisan’ında Güney Kore’yi sarsan SK텔레콤 hack olayı, merkezi kimlik doğrulama sistemlerinin ne kadar savunmasız olduğunu sert bir şekilde gözler önüne serdi. Notch Research tarafından yayınlanan yeni bir rapora göre, saldırı sonrası Web3 tabanlı *dağıtık kimlik doğrulama* teknolojilerine yönelik ilgi hızla artmaya başladı. Bu dönemde öne çıkan projelerden biri de ‘롬(Roam)’ oldu. Roam, blokzincir teknolojisiyle internet erişimi, kimlik doğrulama ve ödüllendirme süreçlerini merkeziyetsiz hale getirmeyi amaçlayan küresel bir kablosuz ağ altyapısı sunuyor ve DePIN alanında dikkat çeken başarı örneklerinden biri haline geldi.
Saldırganlar, SK텔레콤’in USIM kimlik doğrulama sunucusunu hedef alarak yaklaşık 23 milyon kullanıcının KI, IMSI ve IMEI gibi *önemli tanımlayıcı bilgilerini* çaldı. Bu durum, sadece kişisel bilgilerin değil, USIM klonlama ve dolandırıcılık gibi ciddi tehditlerin de önünü açtı. Olay, kimlik doğrulama anahtarlarının tek bir sunucuda toplanmasının ne kadar büyük bir risk yarattığını açıkça ortaya koydu ve eSIM ile dağıtık kimlik çözümlerine olan ihtiyacı yeniden gündeme taşıdı.
Roam, bu ihtiyaçtan doğarak Web3 teknolojileri ile OpenRoaming standardını birleştiren bir çözüm sunuyor. Kullanıcılar, kendi Wi-Fi noktalarını kurarak ağı paylaşabiliyor ve karşılığında ödül alabiliyor. QR kod taramasıyla dünyanın herhangi bir yerindeki ağa otomatik bağlanmayı mümkün kılan OpenRoaming altyapısının üzerine inşa edilen Roam, *blokzincir tabanlı DID (Dağıtık Dijital Kimlik)* ve *VC (Doğrulanabilir Kimlik Belgesi)* sistemlerini kullanarak hem güvenliği sağlıyor hem de gizliliği koruyor.
2025 Mart’ında gerçekleşen *Token Oluşturma Etkinliği (TGE)* ile birlikte Roam büyük bir airdrop düzenledi. Kısa süre içinde kullanıcı sayısı 2.3 milyondan 3 milyona ulaştı, aynı dönemde ağdaki node sayısı da 2.2 milyondan 5.7 milyona çıkış yaptı. Notch Research raporuna göre, bu büyüme sadece promosyonlardan değil, kullanıcıların eSIM ve ödül sisteminden *gerçek anlamda memnun kalmasından* kaynaklandı. Özellikle, Roam’ın WBA(OpenRoaming Birliği) tarafından resmi olarak onaylanan sayılı projeden biri ve Web3 temelli tek uygulama olması dikkat çekti.
Teknik açıdan bakıldığında Roam, geleneksel mobil ağların merkezi sunucularına bağlı olmayan bir yapı sunuyor. Kullanıcı kimlik bilgileri, cihaza veya cüzdana bağlı olarak DID ve VC biçiminde şifreli ve dağıtık bir şekilde depolanıyor. Giriş işlemlerinde ise sadece zorunlu bilgiler kullanılıyor. Tüm bu süreçlerde *PKI (Genel Anahtar Altyapısı)* temelli şifreleme protokolleri kullanılarak güvenlik sağlanıyor; ağ üzerindeki tüm veriler node’lar arasında dağıtılarak şeffaflık da korunuyor.
Roam’ın vizyonu, geleneksel OpenRoaming altyapısının merkezi kimlik doğrulama sistemlerine duyduğu bağımlılığı ortadan kaldırmak. Geleneksel sistemler kullanıcı deneyimi açısından başarılı olsa da, güven ilişkilerinin az sayıda operatöre dayanması gibi *temel zaafları* bünyesinde barındırıyor. Notch Research, Roam’ın doğrulama ve mülkiyet sürecini doğrudan kullanıcıya devrettiği için, *kullanıcı egemenliği* ve ağ büyümesine olan katkısını yüksek oranda takdir ettiğini ifade etti.
Kullanıcılar, kendi ev veya iş yerindeki yönlendiricilerini 'Roam Miner' olarak kaydedebiliyor ve bu cihazlar üzerinden ağa katkı sağladıkça ROAM token'ıyla ödüllendiriliyor. Bu teşvik mekanizması blokzincir üzerinde çalıştığı için hiçbir aracıya gerek olmadan otomatik ve şeffaf şekilde işliyor. Cisco, Samsung Next ve Bybit gibi önemli yatırım ve stratejik ortakların Roam’a destek vermesi, projeye olan güveni daha da artırıyor.
Kablosuz ağ pazarının yaklaşık 1.2 trilyon dolarlık bir büyüklüğe sahip olduğu düşünüldüğünde, bu alanda *Web3 ve merkeziyetsiz teknolojilerin* uygulanması son derece nadir bir durum. Notch Research, Roam’ın bu devasa pazarda gerçek bir kullanıcı ağı kurmayı başaran ilk Web3 projelerinden biri olduğunu ve merkeziyetsiz iletişim altyapısı alanında *öncü bir örnek* sunduğunu ifade etti.
Öte yandan, uzun vadeli sürdürülebilirlik ve gelir modelinin rafine edilmesi gibi bazı zorluklar hâlâ devam ediyor. RWA (Gerçek Dünya Varlıkları) veya stabil kripto paraların aksine, iletişim altyapısı projeleri fiziksel ekosistemlerle *doğrudan entegrasyon* gerektiriyor. Ancak bugüne kadar elde edilen kullanıcı ilgisi ve hızlı büyüme, Roam’ın DePIN sektöründe merkeziyetsiz teknolojilerin gerçekten işe yaradığını kanıtladığını gösteriyor. Bu yönüyle proje büyük bir öneme sahip.
Yorum 0