SEC kripto davalarını geri çekiyor, ancak Ripple(XRP) davası belirsizliğini koruyor

ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu(SEC), son dönemde kripto para şirketlerine açtığı davaları birer birer geri çekerken, Ripple(XRP) davası hâlâ çözüme kavuşmuş değil ve piyasanın dikkatini çekmeye devam ediyor.

Son haftalarda SEC, Coinbase, Consensys, Gemini, OpenSea ve Kraken gibi şirketlere yönelik soruşturmaları ve davaları geri çekerek, önceki SEC Başkanı Gary Gensler(Gary Gensler) döneminde izlenen sert düzenleyici yaklaşımından uzaklaştığını gösterdi. Bu değişim, Donald Trump yönetiminin kripto paralara yönelik daha farklı bir düzenleyici strateji benimseyeceği yönünde yorumlandı. Özellikle SEC’nin kripto para birimleriyle ilgili düzenleyici politikasında önemli bir isim olan Hester Peirce, "Artık hukuk yoluyla düzenleme yapmayacağız" açıklamasıyla yeni yaklaşımı doğruladı.

Ancak Ripple davası hâlâ devam ediyor. SEC, Aralık 2020’de açtığı davada Ripple’ın XRP’yi kayıt dışı bir menkul kıymet olarak sattığını iddia etmişti. 2023 yılında mahkeme, XRP'nin bazı satış yöntemlerinin menkul kıymet sayılmadığına karar verirken, kurumsal yatırımcılara yapılan satışların menkul kıymet yasalarına aykırı olduğuna hükmetti. Bunun sonucunda Ripple’a 125 milyon dolar ceza verildi ve süreç şu anda temyiz aşamasında.

Ripple’ın Trump yönetimiyle yakın ilişkisi de dikkat çekiyor. Ripple CEO’su Brad Garlinghouse, Trump ile Mar-a-Lago’da bir araya gelirken, Ripple’ın Trump’ın başkanlık açılış fonuna 5 milyon dolarlık XRP bağışladığı biliniyor. Ayrıca Trump, XRP’yi stratejik dijital varlık rezervine dahil etme planını duyurmuştu.

Buna rağmen SEC, Ripple davasını sonuçlandırmak için acele etmiyor. Hukukçular, bu gecikmenin birkaç olası sebebi olabileceğini öne sürüyor. Öncelikle Ripple davasında mahkemeden nihai bir karar çıkmış durumda. Eğer SEC temyiz başvurusundan vazgeçerse, Ripple 125 milyon dolarlık ceza ödemeyi ve menkul kıymet ihlalleriyle ilgili 5 yıllık fon toplama kısıtlamalarını kabul etmek zorunda kalacak. Bu durum Ripple’ın davayı daha avantajlı bir noktaya çekmek için süreci uzatma olasılığını artırıyor.

Bir diğer olasılık ise SEC’nin kendi hukuki yorumunu savunmaya devam etmek istemesi. Yargıç Analisa Torres’in aldığı karar, hukuk çevrelerinde tartışmalı bulunmuştu ve SEC’nin bu kararı hatalı bir emsal olarak bırakmak istemediği düşünülüyor.

Sonuç olarak, Ripple davasının nihai akıbeti, SEC’nin yeni başkanının atanması ve düzenleyici kurumun izleyeceği stratejiye bağlı olacak. Mevcut düzenleyici politikalarda büyük değişiklikler yaşanırken, Ripple davasının tarihin bir parçası olarak kalabileceği de öne sürülüyor. Trump yönetimi, hukuki çekişmeler yerine müzakerelere ağırlık verme eğiliminde olduğu için, tarafların sonunda bir uzlaşmaya varması da olasılık dahilinde.