Avrupa Bitcoin(BTC) benimsemesinde ABD'nin gerisinde kalıyor

Avrupa Birliği (AB) içinde Bitcoin(BTC) benimsenmesinin hâlâ sınırlı seviyede kaldığı görülüyor. Bu durum, Amerika’nın Başkan Trump’ın imzasıyla devreye alınan yeni bir başkanlık kararnamesiyle kripto paraları daha geniş kapsamda resmileştirme çabalarıyla net bir şekilde tezat oluşturuyor.

Trump, 7’sinde (yerel saatle) kripto paraların, özellikle suçlardan elde edilen dijital varlıkların, federal rezerv varlığı olarak kullanılabilmesine izin veren bir kararnameye imza attı. Bu adım, Amerika’nın Bitcoin’i ulusal stratejik bir varlık olarak değerlendirmeye başladığını gösteriyor. Ancak Avrupa’da şirketlerin bu yönde herhangi bir yönelimi olmadığı dikkat çekiyor.

Uzmanlara göre bu ‘sessizlik’, Avrupa’daki karmaşık ve parçalı düzenleyici yapıdan kaynaklanıyor. Avrupa merkezli reel varlık tokenizasyon platformu Brickken’in hukuk sorumlusu Elisenda Fabregas, Avrupa’da şirketlerin Bitcoin benimsemesinin hâlâ ‘sınırlı’ olduğunu ifade etti. Bunun nedenini ise ‘düzenleyici belirsizlik, kurumsal sinyallerin olmayışı ve olgunlaşmamış piyasa altyapısı’ olarak özetledi. Ayrıca, Bitcoin’in rezerv varlık olarak ele alınmasını sağlayacak net bir politika yaklaşımı olmadığını da vurguladı.

Bazı analistler, Amerika’daki bu kurumsallaşma ivmesinin Bitcoin’in performansına da yansıyarak Avrupa’daki kurumsal yatırımcılar arasında daha fazla ilgiyi tetikleyebileceğini savunuyor. Nitekim Trump’ın yeniden başkan seçilmesinin ardından, Bitcoin birçok geleneksel varlıktan daha iyi getiri kaydetti. Buna rağmen, Avrupa’da Bitcoin’i doğrudan elinde tutan ya da ona bağlı ürünler sunan şirket sayısı oldukça az. Fransa’dan BNP Paribas, İsviçre’den 21Shares, Almanya’da VanEck Europe, Malta’dan Jacobi Asset Management ve Avusturya merkezli fintech firması Bitpanda bu alanda faaliyet gösteren az sayıdaki örnek arasında yer alıyor.

Bitpanda tarafından yapılan son bir anket de, Avrupa finans kurumlarının kriptoya yönelik yatırım talebini %30’un üzerinde *aşağı yönlü* değerlendirdiğini ortaya koydu. Bu ‘algı farkı’nın, politika belirleme süreçlerini ve piyasaya giriş hızını olumsuz etkilediği belirtiliyor.

Bitfinex analiz ekibi, Avrupa’daki kurumsal yatırım ortamının katı düzenlemeler ve tutucu yatırım ilkeleri nedeniyle Bitcoin gibi varlıkların portföylere alınmasında ciddi *sınırlamalar* yarattığını söyledi. Özellikle emeklilik fonları ve büyük varlık yöneticilerinin hâlâ net yatırım kılavuzlarına sahip olmadıkları ifade edildi.

Dijital varlık yatırım platformu Nexo’nun analisti Iliya Kanchev ise Avrupa finans sisteminin yapısal anlamda ABD’den farklılaştığına dikkat çekerek, “Avrupa’da yeni finans araçlarına yaklaşım daha temkinli. ABD ise, yüksek likiditeye ve derin birleşik bir sermaye piyasasına sahip. Ayrıca spot tabanlı borsa yatırım fonlarının (ETF) süreçleri daha net belirlendiği için bireysel yatırım talepleri etkili biçimde yansıtıldı” yorumunu yaptı.

Dünyanın en büyük varlık yöneticisi BlackRock, 25’inde (yerel saatle) Avrupa’da bir Bitcoin borsa yatırım ürünü (ETP) piyasaya sürdü. Sektör bu gelişmeyi, Avrupa’da kurumsal benimsenmenin ivme kazanabileceği bir dönüm noktası olarak görse de, genel görüş, Amerika’yı yakalayabilmek için Avrupa’da hâlâ daha fazla düzenleyici netlik ve politika uyumu gerektiği yönünde.