ABD, borç ve enflasyonla küresel liderliğini kripto ve yapay zekâ ile sürdürüyor

Amerika’nın ekonomik üstünlüğünü sürdürme stratejisiyle ilgili dikkat çekici bir analiz yayımlandı. CoinEasy'nin Degen Research ekibine göre ABD, *yüksek ulusal borç* ve *devam eden enflasyonu* stratejik biçimde kullanarak ekonomik büyümeyi tetikliyor. Özellikle *yapay zekâ (AI)* ve *kripto para* gibi yenilikçi teknolojilerin, hem *değer saklama aracı* hem de *verimlilik artırıcı mekanizma* olarak benimsenmesi, bu politikaların merkezinde yer alıyor.

Kapitalist ekonomi modelinde borç ve enflasyon ayrılmaz bir yapı olarak görülüyor. Degen Research'te yer alan analize göre ABD, hem dünyanın en büyük borçlu ülkesi hem de para basma gücüne sahip bir ülke olarak, bu durumu avantaja çeviriyor. Enflasyon yaratılarak *devlet borcunun reel değeri* düşürülüyor ve bu sayede varlık sahipleri korunuyor. ABD’nin yaklaşık *36 trilyon dolarlık* devlet borcunun büyük kısmı içeriden finanse edilse de, yurt dışındaki alacaklıların gerçek faiz getirisi enflasyonla azalıyor. Bu durum, *istikrarlı bir enflasyon yönetimi* ile *doların küresel hâkimiyetini* sürdürmesini sağlıyor.

Bu strateji, Biden ve Trump yönetimlerinde farklı yollarla uygulandı. Biden, göçmen politikaları, askeri yardım ve yenilenebilir enerji yatırımlarıyla piyasayı canlandırıp *enflasyonu bilinçli şekilde artırmayı* hedefledi. Araştırmaya göre *Ukrayna savaşı* ve *enerji arz zincirinin yeniden yapılandırılması*, ABD’yi *dünyanın en büyük LNG ihracatçısı* konumuna yükseltti. Savunma sanayisine yapılan büyük yatırımlar da ekonomideki iç talebi artırarak kamu borcunun yükünü hafifletti.

Trump yönetimi ise vergi indirimi, gümrük tarifeleri artışı ve kamu harcamalarının azaltılması yoluyla *yüksek gelir grupları* lehine bir büyüme modeli izledi. Bu yapı aynı zamanda *devlet finansmanında istikrarı* sağlamayı hedefledi. Kripto paralara yönelik *esnek yaklaşım*, özellikle USDT ve USDC gibi *stabil coinlerin* ABD hazine tahvillerine dolaylı olarak yatırım yapmasını sağladı. Böylece bu dijital varlıkların yeni bir *“petro-dolar” modeli* oluşturabileceği yönünde beklentiler ortaya çıktı. Bu mekanizma, ABD’nin para politikası esnekliğini korumasına ve hazine finansmanını desteklemesine katkı sağlıyor.

Kripto para birimleri, borç ve enflasyon sorunlarına karşı *yeni çözümler* olarak değerlendirilmeye başlandı. ABD'nin geçmişte petrol ticaretinde doları merkez alarak kurduğu küresel otoritenin, artık Bitcoin(BTC), Tether(USDT) ve USDC gibi *dijital varlıklar yoluyla* yeniden yapılandırılabileceği öngörülüyor. Kripto paraların *değer saklama işlevi*, uzun vadede ABD'nin para sisteminde evrim sağlayabilir.

Yapay zekâ da ABD ekonomisinde verimliliği olağanüstü ölçüde artıracak potansiyele sahip. Araştırmada önümüzdeki 7-8 yıl içinde *7 trilyon dolarlık AI yatırımı* planlandığı belirtiliyor. Bu yatırımlar, üretkenliği artırarak *borçtan çıkışı sağlayacak temel unsur* olarak değerlendiriliyor. AI teknolojisinin yaygınlaşması, sermaye maliyetlerini dengeleyecek büyüme olanakları sunarak, borç yükünden daha *bağımsız bir ekonomik yapıya* geçişin önünü açabilir.

CoinEasy Research ekibi, bu unsurların bir arada çalıştığını ve ABD’nin hegemonik gücünü artık geleneksel tekil politikalar yerine *borç, enflasyon, inovasyon teknolojileri ve küresel ağlar* üzerine kurduğunu vurguluyor. Kripto para ve yapay zekâ bu yeni stratejinin *çekirdek öğeleri* olarak öne çıkıyor ve bu durumun küresel finans sisteminde *önemli bir dönüşüm dalgası* yaratması bekleniyor.

ABD’nin izlediği bu bütüncül strateji sadece geçici bir kriz yönetimi değil, aynı zamanda *yeni bir para sistemi dönüşümünün temeli* olarak görülüyor. Enflasyonun da sistemin iç işleyişinde *etkin bir araç olarak kullanıldığı* bu yapının, kripto paralar ve dijital para birimleri bağlamında diğer ülkelere örnek oluşturabileceği düşünülüyor.