Hut 8 CEO'su: ABD, Bitcoin(BTC) madenciliğinde küresel liderliğe hazırlanıyor

Amerika merkezli Bitcoin(BTC) madencilik şirketleri yerel pazarda hakimiyet sağlama çabasını hızlandırırken, siyasetle kurulan bağlar da bu stratejilerin merkezine yerleşiyor. Bu kapsamda Hut 8’in CEO’su, ABD odaklı madencilik ekosisteminin genişletilmesi konusunda hükümetle yakın iş birliğine dikkat çekerek öne çıktı.

Hong Kong’da düzenlenen *Web3 Festival* etkinliğine katılan Hut 8 CEO’su Asa Hirschnunn, Cointelegraph’a verdiği röportajda şirketinin ABD'de Bitcoin madenciliği alanında baskın bir konum elde etmeye yoğunlaştığını söyledi. Hirschnunn, “Ölçek ve hız anlamında tarihi yeniden yazıyoruz” ifadelerini kullandı.

Hirschnunn’a göre ABD'deki madencilik altyapısının genişlemesi yalnızca özel sektör yatırımı değil, aynı zamanda siyasi çıkarlarla da bağlantılı. CEO, Hut 8 ile birleşen ABD’li madencilik şirketi U.S. Bitcoin Corp (USBTC) yönetim kurulu üyeleri ve bazı yatırımcılarının ABD siyaset sahnesiyle, özellikle de Başkan Trump ile yakın ilişkileri olduğunu belirtti.

USBTC’ye yatırım yapanlar arasında Trump’a siyasi bağışta bulunan isimler de yer alırken, şirketin Bitcoin’i Cumhuriyetçi Parti’nin politika gündemine taşımaya yönelik bir eğilimle hareket ettiği yorumları yapılıyor.

USBTC, 2023 yılında Hut 8 ile birleşerek operasyonlarını ciddi ölçüde genişletti. Şu anda birleşik yapı, ABD geneline yayılmış madencilik tesisleri üzerinden yaklaşık 800 megavatlık bir işlem gücü sunuyor. Hirschnunn ise bu büyümeyi yalnızca madencilik değil, aynı zamanda dijital varlıkların regülasyona taşınmasında devletin ortağı olmak şeklinde tanımlıyor.

CEO, dostane madencilik politikalarının arkasında hükümet organlarıyla yapılan sürekli görüşmelerin bulunduğunu ifade etti. Hut 8 ve USBTC, ABD Enerji Bakanlığı, İç Güvenlik Bakanlığı ve Hazine Bakanlığı’na bağlı Finansal Suçlarla Mücadele Ağı (FinCEN) ile iş birliği yaparak madenciliğin ekonomik getirileri ve risklerini birlikte değerlendiriyor.

Hirschnunn ayrıca Kongre’de de Bitcoin’e yönelik çift partili anlayışın hızla geliştiğini vurguladı. “Birkaç yıl önce madencilik çok yabancı bir kavramdı; ama artık bunu düzenleyici çerçeveye hızla sokma eğilimi açıkça gözlemleniyor” dedi.

Hut 8 son olarak ‘isteğe bağlı hash oranı’ (on-demand hashrate) modeliyle daha esnek bir gelir yapısına geçti. Bu sistemle, kullanıcı talebine göre anında işlem gücü sunulabiliyor ve blockchain dışındaki şirketlerin de Web3 ekosistemine adım atmasını kolaylaştırıyor.

Öte yandan Hirschnunn, altyapılarının yapay zeka (AI) eğitimi ya da yüksek performanslı hesaplama (HPC) gibi farklı alanlara da uygulanabileceğini ancak hala en güçlü gelir kaynağının Bitcoin olduğunu vurguladı.

CEO, küresel hash oranı dağılımının yeniden şekillenmesine de değindi. Çin’in 2021 yılında madenciliği tamamen yasaklamasının ardından ABD, Kazakistan, Rusya ve Kanada gibi ülkeler elektrik kaynakları üzerinden madencilik yatırımlarını çekmeye çalışıyor.

Son olarak Hirschnunn, ABD’nin madencilik sektörünü regülasyona dahil ederek küresel standartları belirleme liderliğini üstlenmeye hazır olduğunu belirtti. “Biz sadece endüstriyi büyütmüyoruz, dijital varlık madenciliğinin kurallarını yeniden yazıyoruz” dedi.

Sonuç olarak Hut 8 ve USBTC’nin adımları, yalnızca bir şirket stratejisi değil; hükümetle özel sektörün iş birliğine dayalı küresel bir hamle olarak değerlendiriliyor. Bu yaklaşım, gelecekte dünya genelindeki madencilik yapısını ve yönelimini derinden etkileyebilir.