SEC'nin yeni token düzenlemesi tüm kripto projelerine koruma sağlamayabilir

ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun(SEC) önerdiği token düzenleme adımlarının tüm kripto para projelerine otomatik olarak korunma sağlamayacağı yönünde değerlendirmeler yapıldı.

Miller & Chevalier’den kıdemli danışman avukat Franco Jafré, “2017-2018’deki ICO patlaması sırasında token ihraç eden şirketler, yeni düzenleme kapsamında rahatlama görebilir” dedi. Ancak bunun yalnızca spekülatif yatırım amacı taşıyan tokenlar yerine ‘kullanım odaklı’ projelerle sınırlı olabileceğini belirtti.

Jafré, “SEC’nin bu adımı, menkul kıymet tokenları ile kullanım tokenlarını daha net bir şekilde ayrıştırabilir” dedi. Hizmet veya platform erişimi sağlayan ya da dijital varlık olarak işlev gören tokenların muafiyet kapsamına girebileceğini ifade etti. Bu bağlamda, merkeziyetsiz finans(DeFi) projeleri, ikinci katman(l2) çözümleri ve kripto altyapı projeleri öne çıkan adaylar arasında gösterildi.

Ayrıca SEC’nin halihazırda açtığı bazı kripto davalarından vazgeçme ihtimali de gündeme geldi. Centrifuge’ün baş hukuk sorumlusu Eli Cohen, “SEC, kayıtsız menkul kıymet satışı suçlamasıyla açılan davaları geri çekme yetkisine sahip” dedi. Ancak Jafré, yatırımcıları dolandıran ya da sahtekarlıkla ilişkilendirilen firmaların düzenleme kolaylığından muaf tutulacağını belirterek, tüm davaların bir anda geri çekilmesinin beklenmemesi gerektiğini vurguladı.

SEC, mevcut menkul kıymet standartlarını yeniden şekillendirir veya ICO’lara yönelik yaklaşımını değiştirirse, halihazırda davalarla karşı karşıya olan kripto şirketleri için avantajlı bir zemin oluşabilir. Ancak SEC düzenleme değişikliğini yalnızca yeni ihraç edilecek tokenlar için uygulamaya alırsa, sektör üzerindeki etkisinin sınırlı kalabileceği öngörülüyor.

Consensys’ten avukat Bill Hughes, “SEC’deki yeni yönetimin regülasyon anlayışında değişiklik yapması olumlu bir gelişme olsa da, sonuçlarının hemen görülmesi pek mümkün değil” dedi. Kripto sektörünün net düzenleme çerçevesi beklediğini vurgulayan Hughes, yaz aylarına kadar somut değişikliklerin ortaya çıkması gerektiğine dikkat çekti.

Öte yandan SEC’nin kripto şirketleriyle daha fazla iletişim kurarak onların görüşlerini dikkate almaya başlaması da olumlu bir adım olarak değerlendirildi. Hughes, “Sektör uzun zamandır regülatörlerle doğrudan iş birliği yapmak istiyordu ve SEC’nin bu konuda adım atması önemli bir dönüm noktası olabilir” yorumunu yaptı.