Chainlink’in kurucu ortaklarından Sergey Nazarov, varlıkların tokenlaştırılmasının geleneksel sermaye piyasalarında para akışını hızlandıracağını düşünüyor. 14’ünde Toronto’da düzenlenen ‘Consensus 2025’ etkinliğinde Cointelegraph'a röportaj veren Nazarov, devlet tahvilleri, hisse senetleri, özel krediler, ticari borçlar ve gayrimenkul gibi birçok varlık sınıfında sermaye likiditesinin kayda değer biçimde artacağını ifade etti.
Nazarov, “Bu konu hem varlık hem de ödeme yönüyle iki boyutlu” diyerek, zincir üzerindeki *yüksek kaliteli* varlıkların artırılmasının yanı sıra, mevcut finansal kurumlar tarafından *kolayca erişilebilir* bir ödeme altyapısının da şart olduğunu vurguladı. Bu açıklama, Chainlink’in JP Morgan’ın kurumsal varlık tokenlaştırma blockchain’i ‘Kinexys’ ve dijital varlık şirketi Ondo Finance ile iş birliğini duyurduğu gün geldi.
Üç kurum arasındaki bu ortaklık kapsamında, fiziksel varlıkları zincir üzerinde alıp satacak kurumlar için kullanılabilir bir ödeme altyapısı geliştirilecek. Gerçekleşen test sürecinde, Ondo’nun ABD devlet tahvili ağırlıklı kısa vadeli fonu (OUSG), Kinexys üzerinde tokenlaştırılmış bir biçimde takas edildi. Bu işlem sırasında, geleneksel finans sistemleri ile blockchain arasında entegrasyon sağlayan Chainlink’in ‘Çalışma Zamanı Ortamı’ (Runtime Environment) kullanıldı.
Nazarov, “Chainlink olarak amacımız, tüm sektör genelinde pozitif bir döngü yaratmak” diyerek, daha fazla varlığın zincire taşınmasını ve daha fazla ödeme altyapısının blockchain üzerinde çalışmasını istediklerini belirtti.
Bu gelişmeler, Trump’ın kripto dostu yaklaşımı sayesinde geleneksel finansal varlıkların tokenlaştırılmasının ivme kazandığı ve mevcut finans altyapısıyla blockchain teknolojisi arasında *makro ölçekte* bir bütünleşmenin hızla ilerlediği yönünde bir işaret olarak değerlendiriliyor.
Yorum 0