Amerika’nın en büyük yatırım bankası olan JPMorgan Chase(JPM), müşterilerine kripto para ile ilgili varlıkları teminat olarak göstererek kredi verme hizmeti başlatmaya hazırlanıyor. Bu adım, *dijital varlıkların geleneksel finans sistemine giderek daha fazla entegre edilmesi* yönündeki genel eğilimin bir parçası olarak görülüyor ve JPMorgan'ın kripto paralara yaklaşımını göstermesi açısından *önemli bir sinyal* olarak değerlendiriliyor.
4 Haziran’da (yerel saatle), Bloomberg’in aktardığına göre, JPMorgan önümüzdeki birkaç hafta içinde bazı yatırım ve varlık yönetimi müşterilerine Bitcoin(BTC) borsa yatırım fonlarını (ETF) teminat olarak kullanan kredi hizmetini başlatacak. İlk aşamada BlackRock(BLK) tarafından sunulan iShares Bitcoin Trust kullanılacak. Bu ETF, şu anda ABD piyasasında en büyük spot Bitcoin ETF olma özelliğini taşıyor ve toplam varlık değeri yaklaşık 70,1 milyar dolar civarında.
Banka, yalnızca Bitcoin ETF'lerini değil, müşterilerin ellerinde tuttukları kripto para varlıklarını da teminat değerlendirmesine dahil etmeyi planlıyor. Bu yaklaşım, *dijital varlıkları geleneksel finansal varlıklarla aynı seviyede değerlendirme* anlayışının bir parçası olarak görülüyor. Böylece müşteriler, sahip oldukları kripto para destekli varlıklar üzerinden daha geniş finansman hizmetlerine erişim sağlayabilecek.
JPMorgan daha önce de pek çok kripto para projesine öncülük etmişti. 2020 yılında ABD dolarına endeksli kendi stabil kripto parası olan ‘JPM Coin’i piyasaya sürmüş; 2024 yılı itibarıyla ise çeşitli spot Bitcoin ETF'lerinde pay sahibi olduğunu açıklamıştı.
Bununla birlikte, JPMorgan CEO’su Jamie Dimon konuyla ilgili temkinli tavrını koruyor. Mayıs ayında verdiği bir röportajda müşterilerine Bitcoin satın alma olanağı sunacaklarını belirtmiş olsa da, Bitcoin yatırımını sigara içmeye benzeterek, "Sigara içmeyi tavsiye etmem ama birinin bu hakkını savunurum. Bitcoin de aynı." şeklinde konuştu. *yorum: Dimon’un bu benzetmesi, bireysel tercihlere alan tanırken kurumsal riskleri minimize etme anlayışını yansıtıyor.*
Öte yandan, Amerika’daki *kripto para dostu politikalar*, Trump döneminde daha da ivme kazanmış durumda. Nisan ayında ABD Merkez Bankası, bankaların kripto ve stabil kripto paralara yönelik yürüttüğü faaliyetleri kısıtlayan yönergeleri geri çekti. Mayıs ayında ise ABD Para Denetleme Kurumu(OCC), bankaların müşterilere ait kripto varlıkları saklamasına izin verdi. Aynı yıl içinde Wall Street Journal, büyük Amerikan bankalarının ortak bir stabil kripto para geliştirmek için ilk görüşmeleri gerçekleştirdiğini duyurdu.
Trump yönetiminin son dönemde açıkladığı ‘Bitcoin stratejik rezerv’ ve dijital varlık stoğu planı da dikkat çekiyor. Ayrıca ABD Senatosu’na, stabil kripto paralarla ilgili yasal düzenleme yapılması yönünde çağrı yapıldı ve bu da dijital varlık düzenlemelerinin hız kazandığını gösteriyor.
JPMorgan’ın bu adımının sadece yeni bir ürün sunumu değil, *kripto paraların kurumsal finans dünyasında ana akım varlıklar haline gelmeye başladığının* da güçlü bir işareti olduğu düşünülüyor. Bu gelişme, ABD’nin finansal ve politik ortamında, kripto varlıkların düzenli ve yasal temellere oturtularak *kalıcı bir yer edinme sürecinde olduğunu* simgeliyor.
Yorum 0