Beyaz Saray’dan kripto şirketlerine bankacılık ayrımcılığına karşı hamle

Beyaz Saray'dan kripto şirketlerini hedef alan bankalara karşı yeni adım: “Ayrımcılığa karşı” başkanlık kararnamesi yolda

ABD yönetimi, muhafazakâr çevreler ve kripto para sektörü ile yaşanan gerilimde dikkat çeken bir hamleye hazırlanıyor. 24’ünde (yerel saatle), Wall Street Journal’ın(WSJ) haberine göre Beyaz Saray, belirli bankaların kripto şirketlerine ve muhafazakâr gruplara karşı ayrımcı davrandığı şikayetleri üzerine bir *başkanlık kararnamesi* taslağı hazırlıyor. Taslakta, kamuoyuna açık olmayan belgeler ışığında bu kurumların ‘Adil Kredi Fırsatı Yasası’, ‘Rekabet Yasası’ ve ‘Tüketici Mali Koruma Yasası’nı ihlal edip etmediğinin soruşturulması öngörülüyor.

Kripto şirketlerinin banka hesaplarının hiçbir gerekçe gösterilmeden kapatıldığı durumları ifade eden ‘hesap kapatma’ (İngilizcesiyle “debanking”) vakaları bu gelişmeyle birlikte yeniden gündeme geldi.

Başkan Trump’ın oğlu Eric Trump, kısa süre önce finans kuruluşlarıyla yaşadığı anlaşmazlıkların ardından *kripto paralara* bakış açısını değiştirdiğini söyledi. Kriptoya karşı daha önce mesafeli duran Eric Trump, bazı hesapların kapatılması ve hizmet reddine uğraması sonrası dijital varlıklara dair düşüncesini gözden geçirdiğini belirtti. Bu yılın başlarında, Donald J. Trump Revocable Trust ve Eric Trump, Trump grubuna ait birçok hesabı kapattığı gerekçesiyle Capital One’a karşı dava açmıştı.

Uzmanlara göre bankalar, dijital varlık endüstrisinden uzak durmak için temel gerekçe olarak *regülatör baskısını* öne sürüyor. FDIC (Federal Mevduat Sigorta Kurumu) belgelerine erişim talebi yoluyla elde edilen iç yazışmalar, bazı düzenleyicilerin bankaları kripto sektörüyle olumsuz şekilde işlem yapmaya ittiğine dair şüpheleri destekliyor.

WSJ’nin aktardığına göre söz konusu kararname, Başkan Trump’ın bizzat yaşadığı deneyimlerin yansıması olabilir. Trump cephesi, mevcut finansal sistemin kripto şirketlerine ve sağ görüşlü kesimlere yönelik soğuk duruşunun *siyasi yönelim temelli ayrımcılık* olduğunu savunuyor. Bunun yasal zemine taşınması ise, siyasi kimlik ile finansal erişim arasındaki çatışmayı daha da keskin bir hale getirebilir.

Planlanan bu yeni adım, *kripto para şirketlerine uygulanan banka ayrımcılığına* karşı devlet düzeyinde ilk sistemli tepki olabilir. Eğer kararname resmileştirilirse, bankaların ticaret ilişkilerini hangi gerekçelerle reddettiği sorusuna federal düzeyde açıklık getirilmesi amaçlanıyor.

Yorum: Bu adım, uzun süredir regülasyon belirsizliği içinde faaliyetlerini sürdüren Amerikan kripto şirketleri için yeni bir dönemin kapısını aralayabilir.

Aynı zamanda bu hamlenin, *kripto sektörü üzerindeki baskıyı hafifletirken* muhafazakâr seçmen tabanına da mesaj vermesi hedefleniyor. Sistemin dışına itilen dijital varlık girişimlerinin yeniden yasal çerçeveye dahil edilmesi, sektöre yeni yatırım akışlarını da beraberinde getirebilir. WSJ, bu sürecin sonunda hem kripto hem muhafazakâr grupların banka hizmetlerine erişiminin anayasal düzeyde güvence altına alınabileceği görüşünde.