ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), 29’unda yayınladığı yeni bir açıklamayla ‘likit stake etme’ (liquid staking) konusuna dair önemli bir yorumda bulundu. SEC, likit stake edilmiş token’ları (LST’ler) artık birer ‘menkul kıymet’ olarak değil, bir çeşit ‘makbuz’ olarak kabul ettiğini belirtti. Bu yorum, özellikle kripto para sektöründe uzun süredir süregelen *regülasyon belirsizliğini* önemli ölçüde azaltmış durumda.
ETF Institute adlı araştırma kuruluşunun kurucu ortağı Nate Geraci, SEC’nin bu yorumunu “spot Ethereum(ETH) ETF’lerine stake etme özelliğinin entegre edilmesi için kalan son engelin kaldırılması” olarak nitelendirdi. Geraci, LST’lerin fonlar içerisinde likidite sağlamak için önemli bir araç olduğunu ve bu yeni yaklaşımın, ETF yapılarındaki likidite yönetimine dair endişeleri yatıştırdığını söyledi.
Aynı gün içinde SEC’nin Kurumsal Finans Bölümü, stake etme işlemlerinin artık tek başına bir menkul kıymet ihracı ya da satışı olarak değerlendirilmediğini net şekilde ifade etti. Ayrıca, stake edilen varlığa karşılık verilen ‘Staking Receipt Tokens’ (SRT) gibi varlıkların da yalnızca birer makbuz işlevi gördüğü ve *menkul kıymet statüsünde değerlendirilmeyeceği* duyuruldu. Bu açıklama, SEC’nin 29 Mayıs’ta protokol tabanlı stake etme çözümleri hakkında verdiği benzer nitelikteki ‘menkul kıymet değildir’ kararının devamı niteliğinde oldu.
Bu gelişme, birçok uzman tarafından *likit stake etme fonlarının yasal altyapısının artık resmen oluştuğu* şeklinde yorumlandı. Jito Labs CEO’su Lukas Bruder konuyla ilgili açıklamasında, “SEC, mevcut likit stake modellerini son derece detaylı ve gerçekçi bir şekilde analiz etti. Bu ciddi bir anlayışın göstergesi” ifadelerini kullandı. Bruder ayrıca, LST yapılarının ETF’ler ve geleneksel finans ürünlerinde yaygınlaşmasının hayli olası hale geldiğini belirtti.
Bruder daha önce Şubat ayında SEC yetkilileriyle konuyu doğrudan görüşmüş ve ETF’lerde LST kullanımına dair operasyonel detayları masaya yatırmıştı. Görüşmede daha çok, fonun stake sürecine doğrudan katılmadan yine de LST aracılığıyla ödülleri ve likiditeyi yönetebilip yönetemeyeceği tartışılmıştı. SEC'nin şimdi yayınladığı açıklamaya göre fonların, doğrudan stake işlemine dahil olmadan da LST’leri kullanarak esnek bir yapıda çalışmaları mümkün görünüyor.
Ancak unutulmamalı ki, SEC’nin bu yeni yorumu her türlü stake modeline değil; yalnızca belirli yapı ve işlemlere yönelik sınırlı bir hukuki değerlendirme niteliğinde. Daha karmaşık yapıların ya da stake dışında kalan bazı faaliyetlerin farklı bir regülasyon çerçevesine girmesi hâlâ mümkün. Bu yüzden sektör paydaşlarının her yeni model için özgün *hukuki risk değerlendirmeleri* yapması kritik önem taşıyor.
Genel olarak bu düzenleme, SEC’nin Ethereum ETF’lerinin geleceğine dair piyasaya bir tür ‘uyum sinyali’ verdiği şeklinde yorumlanabilir. Özellikle likidite yönetimi, şeffaflık ve stake ödüllerinin doğru muhasebeleştirilmesi gibi faktörlerin tartışılmaya devam edeceği bir süreç bekleniyor.
Bu gelişmeyle birlikte, LST’lerin yasal olarak ETF yapıları içinde kullanılabilir hale gelmesi, bu token’lara yönelik piyasa talebini ciddi ölçüde artırabilir. DeFi ile ETF’lerin birleştiği yeni hibrit modellerin önümüzdeki dönemde standart bir hale gelip gelmeyeceği kripto endüstrisinin gündemindeki önemli başlıklardan biri olacak gibi duruyor.
Yorum 0