2010’da Bitcoin’in(BTC) kurucusu Satoshi Nakamoto ile erken dönem topluluk üyeleri arasında yaşanan ‘blokzincir ne içindir?’ tartışması, yıllar sonra yeniden gündeme oturdu. BitMEX Research tarafından paylaşılan bir forum arşivine göre, Satoshi’nin ‘keyfi veri’ kaydını sınırlayan bir güncelleme paylaşması, bu tartışmayı başlatan olay oldu.
Tartışmalar, 2010’un Aralık ayında Satoshi’nin Bitcoin sürüm 0.3.18’i yayınlamasıyla alevlendi. Bu sürüm, yalnızca önceden tanımlanmış işlem türlerinin blokzincire dahil edilmesine izin veriyordu. Ancak bazı geliştiriciler, Bitcoin’in yalnızca bir ödeme aracı olmaktan çıkarılması ve blokzincirin veri saklama amacıyla da kullanılabilmesi gerektiğini savundu. Bu dönemde tartışmaya katılan önde gelen isimler arasında Christian Decker, Gavin Andresen, Daemon, RHorning gibi Bitcoin’in ilk dönem takipçileri yer aldı. Satoshi ise sürece bizzat dahil olarak farklı türde işlemleri destekleyebilecek kapılar bırakılabileceğini ifade etti.
Yıllar süren bu felsefi ayrım, bugün bile teknoloji camiasında çeşitli yansımalar buluyor. Son olarak, Bitcoin Knots geliştiricisi Luke Dashjr’ın geçmişte yapılan bazı işlemlerin düzeltilebilmesini ve yasa dışı içeriklerin blokzincirden temizlenmesini sağlayacak bir ‘güvenilir çoklu imza komitesi’ ve buna dayalı bir hard fork önerdiği iddia edildi. Dashjr bu iddiaları reddetse de, bu konu Bitcoin Knots ile daha açık yaklaşımı benimseyen Bitcoin Core yanlıları arasındaki uzun soluklu ayrışmayı yeniden tetikledi.
Konuyla ilgili olarak Blockstream CEO’su Adam Back, 30 Eylül 2025’te sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Tarih tekerrür ediyor. Satoshi veri saklama konusunda güçlü gerekçeler sunmuştu” ifadelerini kullandı. Back, "O dönemki tartışmalar bugün yazılmış gibi tanıdık geliyor ama Bitcoin 2010’da ölmedi, 2025’te de yaşamaya devam edecek" şeklinde vurguda bulundu.
Tüm bu gelişmeler yalnızca geçmişi hatırlatmıyor, aynı zamanda blokzincirin ‘kullanım amacı’ ve ‘merkezsizlik düzeyi’ konusunda yeni sorular doğuruyor. Bitcoin topluluğunun bundan sonra teknik bariyerlerin ötesinde hangi felsefi çizgide ilerleyeceği, tüm ekosistemin oluşturacağı kolektif mutabakata bağlı.
Yorum 0