ABD Senatosu, kripto dostu Mike Selig’i CFTC başkanı olarak onayladı

ABD Senatosu, kripto dostu isim Mike Selig’i CFTC'nin yeni başkanı olarak onayladı

ABD Senatosu, kripto sektöründe olumlu yaklaşımı ile bilinen Mike Selig’i 25’inde (yerel saatle) ABD Emtia Vadeli İşlemler Komisyonu’nun(CFTC) yeni başkanı olarak resmen onayladı. Bu atama ile uzun süredir devam eden kurumsal liderlik boşluğu sona ererken, ABD'deki dijital varlık düzenlemelerinde yeni bir dönemin başladığı yorumları yapılıyor.

Senato, Selig’in adaylığını 53 lehte ve 43 aleyhte oyla kabul etti. Onay süreci, Senato karar tasarısı 532 numaralı toplu oylamanın bir parçası olarak gerçekleşti. Bu gelişme, Başkan Trump’ın ikinci döneminde dijital varlık düzenlemelerine odaklanan yeni bir yönetim yaklaşımının yansıması olarak değerlendiriliyor.

Aynı gün Senato, Travis Hill'i ABD Federal Mevduat Sigorta Kurumu(FDIC) başkanı olarak da onayladı. CFTC ve FDIC, kripto para piyasası ile geleneksel bankacılık sektörü arasındaki düzenleyici yapıyı şekillendirmede kritik roller üstleniyor. İki kurumun da liderliğe kavuşması, yaklaşan regülasyon süreçlerinde net bir yön belirlenmesini sağlayabilir.

Yılın başında CFTC, beş kişilik komisyon yapısına rağmen istifalar nedeniyle neredeyse felç olmuştu. Görevini sürdüren tek komisyon üyesi Caroline Pham, kurumun geçici başkanlığını yürütüyordu. Ancak bu süreçte personel yönetimi, düzenleyici girişimler ve diğer kurumlarla iş birliği ciddi şekilde aksadı. Bu da kripto politikaları açısından hareketsizlikle geçen ayları beraberinde getirdi.

Pham başkanlığındaki geçici yönetim sürecinde kurum daha çok iç yapısal reformlarla uğraştı. Dijital varlıklarla ilgili bazı pilot projeler hayata geçirilse de sektörel paydaşlarla ve diğer düzenleyici otoritelerle anlamlı bir etkileşim sağlanamadı. Tam da bu dönemde, Kongre’nin kripto para spot piyasasını CFTC'nin denetimine verme planları gündemdeydi. Ancak başkansızlık durumu, CFTC'nin bu süreçteki gücünü zayıflattı ‘yorum’.

Mike Selig, bu boşluğu doldurabilecek en güçlü aday olarak görülüyor. Daha önce CFTC’de görev yapan Selig, yakın zamana kadar ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nda(SEC) kripto paralardan sorumlu hukuk danışmanı olarak görev yaptı. Başkan Trump tarafından geçen Ekim ayında resmen aday gösterilen Selig, adaylık sürecinde bazı engellerle karşılaşsa da sonunda oy birliğiyle göreve başlamaya hak kazandı. Yeni başkanın görev süresi, 2029 Nisan’ına kadar devam edecek. Bu da ona uzun vadeli bir vizyon geliştirme fırsatı sunuyor.

Senato’da düzenlenen onay oturumunda konuşan Selig, kripto para düzenlemelerini birincil öncelik olarak göreceğini belirtti. CFTC’nin, SEC ile karşılaştırıldığında hem insan kaynağı hem de bütçe açısından oldukça geride kaldığına dikkat çekti. Örneğin, CFTC’de yalnızca 543 tam zamanlı çalışan görev yaparken, SEC’in personel sayısı 4.200’ü aşıyor. Eğer Kongre, kripto spot piyasasının denetimini CFTC’ye devrederse, bu yapısal farklar hızlıca giderilmeli ‘yorum’.

Selig’in göreve gelmesiyle birlikte Caroline Pham görevinden ayrılarak kripto ödeme şirketi MoonPay’e transfer olacak. Burada üst düzey ‘hukuki ve idari sorumluluk’ üstlenecek. Selig’in liderliğinde CFTC’nin, daha istikrarlı ve bütünleşik bir kripto regülasyon stratejisi uygulaması bekleniyor. Ancak kurum üzerindeki temel zorluklardan biri hâlâ sürüyor: Hâlâ atanmayı bekleyen başka komisyon üyeleri bulunmuyor. Bu da karar alma sürecinde çeşitli görüşlerin temsil edilememesi riskini artırabilir ‘yorum’.

Bazı senatörler, 2026 yılına kadar CFTC içindeki eksik koltukların tamamlanmasının en önemli hedeflerden biri olması gerektiğini belirtiyor. Tekil başkanlık kısa vadede hızlı karar almayı kolaylaştırabilir; ancak uzun vadede siyasi denge ve hukuki meşruiyet açısından sorunlar yaratabilir ‘yorum’.

Bu onay kararıyla birlikte Selig, CFTC’nin tam yetkili lideri olarak göreve başlarken, ABD’nin kripto para düzenlemeleri konusunda yeniden hız kazanması bekleniyor. Mevcut durumda yapısal eksikliklerinin giderilmesi öncelikli ihtiyaçlar arasında yer alırken, bu atamanın dijital varlık piyasasına yönelik regülasyonlarda önemli bir dönüm noktasına işaret ettiği belirtiliyor.