2020’nin Ağustos ayında, MicroStrategy(MSTR), Bitcoin(BTC)’i varlık yönetiminde merkezi bir unsur olarak benimseyen ilk halka açık şirket oldu. Ancak o tarihten bu yana, büyük teknoloji şirketleri arasında benzer adımlar atanların sayısı oldukça az.
Şirketlerin elinde bulundurduğu ‘mali rezervler’ veya ‘nakit rezervler’, genellikle kısa vadeli likidite ihtiyaçlarını karşılamak veya olağanüstü durumlara karşı hazırlıklı olmak için tutulur. Bu varlıklar genellikle nakit, para piyasası fonları veya 3 ay vadeli ABD Hazine tahvilleri gibi likit araçlardan oluşur.
Facebook’un çatı şirketi Meta(META), şu anda yaklaşık 72 milyar dolar (yaklaşık 100 trilyon 800 milyar won) değerinde likit varlığa sahip. Ancak 28’inde (yerel saatle) yapılan genel kurul toplantısında, Bitcoin’in uzun vadeli mali rezerv olarak kullanılabilirliğini değerlendirme yönündeki teklif ezici bir çoğunlukla reddedildi. Kabul ve ret oyları arasındaki fark tam 1.221’e 1 olarak kayda geçti.
Bu sonuç şaşırtıcı olmasa da dikkat çekici. Şirketlerin Bitcoin’e yönelimi artmaya devam etse de, Meta gibi büyük teknoloji şirketleri ve diğer geleneksel firmalar hâlen oldukça *temkinli bir duruş* sergiliyor. Nitekim ABD’li bir başka teknoloji devi olan Microsoft(MSFT) de Aralık 2023’te benzer bir öneriyi reddetmişti.
Meta’nın önerisine büyük hissedarların açık farkla karşı çıkması, kripto paraların kurumsal düzeyde benimsenmeye henüz geçilmediğini bir kez daha ortaya koyuyor. Düzenleyici kurumların güvenini kazanmak, muhasebe standartlarının netleşmesi gibi birçok yapısal sorunun çözülmemiş olması, büyük teknoloji şirketlerinin bu alanda muhafazakâr bir yaklaşım benimsemeye devam edeceğine işaret ediyor.
Yorum 0