Amerikan Vergi Dairesi’nin (IRS) kripto para kullanıcılarından izinsiz finansal veri toplaması, mahremiyet tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Bu kez konunun doğrudan ABD Yüksek Mahkemesi’ne taşınma ihtimali gündemde. Merkezde ise 14.000’e yakın kripto para kullanıcısının bilgileri ile ilgili anayasal bir hak ihlali olup olmadığı sorusu yer alıyor.
Olayın kilit ismiyse kripto para kullanıcısı James Harper. Coinbase üzerinden işlemler yapan Harper, IRS’ten bir mektup aldığında, verilerinin ne zaman ve nasıl yetkililere ulaştığından habersizdi. IRS’in bu süreçte kullandığı yöntem ise ‘John Doe’ celbi olarak biliniyor. Bu yöntem, belirli kişiler yerine kimliği belirsiz ya da toplu şüphelilerden vergi kaçırma şüphesiyle veri talep etmek için kullanılıyor. Harper, kripto para gelirlerini düzgün şekilde beyan ettiğini savunurken, verilerinin izinsiz şekilde hükümete aktarılmasına itiraz ederek dava açtı.
Bu dava, sadece bir kullanıcının mağduriyetiyle sınırlı değil. ‘Harper v. Faulkender’ adıyla anılan vakaya anayasal düzeyde dijital çağın gizlilik hakları açısından yön verici bir dava gözüyle bakılıyor. Tartışmanın özünde ise ‘üçüncü taraf doktrini’ bulunuyor. Bu doktrine göre bir kişi bilgilerini bir şirkete verdiyse, devlet bu verileri o kişiden yeniden izin almadan temin edebilir. Eskiden telefon kayıtları gibi alanlarla sınırlı olan bu anlayış, artık kripto cüzdanları, dijital ödeme uygulamaları ve web sitesi kayıtlarına kadar geniş kapsamda uygulanıyor. ‘yorum: Bu yaklaşım, çoğu kişi tarafından çağ dışı olarak değerlendiriliyor.’
Harper’ın yanında yer alan hukuk grubu ise Yeni Yurttaşlık Özgürlükleri Birliği (NCLA). Ünlü anayasa hukukçusu Kannon Shanmugam ile birlikte ABD Yüksek Mahkemesi’ne başvuran grup, yanlış yorumlanmış klasik yasal prensiplerin dijital çağda geçerli olamayacağını vurguluyor. NCLA, geniş çapta yürütülen bu veri toplamalarının ABD Anayasası’nın 4. Maddesi’nde yer alan arama ve el koymaya karşı koruma hakkını açıkça ihlal ettiğini savunuyor.
Ancak şu ana kadar alt mahkemeler IRS lehine kararlar verdi. Bu mahkemeler, kullanıcıların Coinbase gibi platformları kullanarak belirli gizlilik haklarından kendiliğinden feragat etmiş sayılabileceğini belirtti. Buna karşı çıkan uzmanlar ise bu yorumun günümüz dijital gerçekliğiyle bağdaşmadığını söylüyor. ‘yorum: Bu nedenle Yüksek Mahkeme’nin olaya müdahil olması geniş kesim tarafından bekleniyor.’
Eğer mahkeme davayı görüşmeyi kabul ederse, yalnızca bireysel kullanıcıların değil, tüm Amerikan kripto para piyasasının hukuki çerçevesini biçimlendirecek önemli bir karar alınabilir. Özellikle gelecekte devletin kullanıcı verilerine erişiminin sınırlandırılması veya platformların veri paylaşımı konusunda daha sıkı kurallara tabi tutulması gibi sonuçlar doğması olası.
Dijital varlıkların regulasyon sürecine girdiği bu dönemde, mahremiyet ile devletin vergi toplama yetkisi arasındaki dengenin nasıl kurulacağı yalnızca ABD için değil, küresel kripto para politikası için de belirleyici olabilir. IRS’in toplu veri toplama eyleminin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin bu dava, dijital finans dünyasında kişisel veri haklarının sınırlarını çizecek bir dönüm noktası olmaya aday.
Yorum 0