Back to top
  • 공유 Paylaş
  • 인쇄 Yazdır
  • 글자크기 Yazı tipi Boyutu
URL kopyalandı.

Mahkeme kararı sonrası Ripple(XRP) için 'merkeziyetsizlik' netleşti

Mahkeme kararı sonrası Ripple(XRP) için 'merkeziyetsizlik' netleşti / Tokenpost

ABD’de kripto para düzenlemeleri giderek netleşirken, Ripple(XRP) üzerindeki “merkezileşme tartışması” yeni bir dönüm noktasına ulaştı. XRP’nin merkezi bir yapıya sahip olduğu iddiaları uzun süredir tartışılsa da, son dönemdeki mahkeme kararı ve teknik veriler, bu kripto paranın aslında ‘dağıtık ve merkeziyetsiz’ olduğunu ortaya koyuyor.

XRP’nin merkezileştiğine dair iddialar, Ripple’ın tüm XRP arzının yaklaşık %40’ını elinde tutmasından kaynaklanıyordu. Ancak kripto para hukuku konusunda uzman olan avukat John Deaton, kısa süre önce X (eski adıyla Twitter) üzerinde yaptığı paylaşımda şunları söyledi: “143 ülkede 75 bin XRP sahibi varken, bu varlığın merkezi şekilde yönetildiğini söylemek zordur.” Deaton, ‘token’ dağılımı ile ağ üzerindeki ‘kontrol’ arasındaki farkın altını çizdi.

Tartışmalardaki en büyük dönüm noktalarından biri, XRP’nin ABD'deki yasal statüsünün netleşmesi oldu. Amerika Birleşik Devletleri Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu(SEC), 2020’den itibaren Ripple’a karşı ‘kayıtsız menkul kıymet satışı’ gerekçesiyle dava açmıştı. Bu dava 8 Mayıs’ta sonuçlandı. Ripple belirli bir para cezası ödemeye mahkûm edilse de, mahkeme kararında XRP'nin ‘ikincil piyasada menkul kıymet sayılmadığı’ açıkça belirtildi. Bu karar, XRP’nin hem merkeziyetsizliği hem de dijital varlık olarak kimliği açısından oldukça kritik bir adım olarak görülüyor ve yatırımcı güvenini yeniden tesis etme noktasında ‘önemli’ bir rol oynadı.

Teknik bakımdan da XRP, merkezi kontrolden uzak bir altyapıya sahip. XRP Ledger, 150’nin üzerinde ‘bağımsız’ doğrulayıcı düğüm (validator) üzerinden çalışan bir fikir birliği mekanizmasıyla işliyor. Ripple bu doğrulayıcılar arasında yalnızca 1 tanesini işletiyor ve tek başına ağı kontrol edemiyor. Ayrıca, ağdaki herhangi bir değişiklik sadece bu doğrulayıcıların %80’inden fazlası tarafından, 2 hafta boyunca aralıksız onaylandığı takdirde yürürlüğe girebiliyor. Bu durum, ‘tek taraflı kontrolü’ neredeyse imkânsız hale getiriyor.

XRP, Bitcoin(BTC) veya Ethereum(ETH) gibi iş ispatına (Proof of Work) dayanan protokoller yerine, fikir birliği (consensus) tabanlı bir sistemle çalışıyor. Bu da madencilik havuzlarının baskın olmasını engelleyerek, daha adil bir katılım ortamı oluşturuyor.

Ripple CEO’su Brad Garlinghouse(Brad Garlinghouse) da bu konudaki açıklamasında, “İdeolojik bir merkeziyetsizlikten çok, kullanım kolaylığı, şeffaflık ve güvenliğin önemi daha fazladır” ifadesini kullandı. Garlinghouse, XRP’nin yaygınlaşmasını sağlayan unsurun Ripple şirketi olduğunu kabul ederken, ağdaki kuralların ve doğrulayıcı süreçlerin küresel bir topluluk tarafından yönetildiğini vurguladı.

Sonuç olarak, XRP’nin 75 bini aşkın kullanıcıya sahip küresel topluluğu, 150’nin üzerindeki doğrulayıcı düğümü ve menkul kıymet olmadığı yönündeki mahkeme kararı birlikte değerlendirildiğinde; XRP’nin ‘merkeziyetsiz bir dijital varlık’ olarak konumunu güçlendirdiği görülüyor. Ripple bu sistemin bir parçası olsa da, etkisi sınırlı. XRP artık kendi başına yürüyebilen ‘dağıtık yapılı’ bir dijital ağ varlığı haline gelmiş durumda.

<Telif hakkı ⓒ TokenPost, yetkisiz çoğaltma ve yeniden dağıtım yasaktır >

Popüler

Diğer ilgili makaleler

Yorum 0

Yorum ipuçları

Harika bir makale. Takip talep etme. Mükemmel bir analiz.

0/1000

Yorum ipuçları

Harika bir makale. Takip talep etme. Mükemmel bir analiz.
1