Asya merkezli büyük bir gıda şirketi olan DDC Enterprise, Bitcoin(BTC)'i ana varlık olarak benimseme kararı alarak dikkat çeken bir stratejiyle gündeme geldi. New York Menkul Kıymetler Borsası(NYSE)'nda işlem gören şirket, toplamda 528 milyon dolarlık (yaklaşık 7,34 trilyon Kore wonu) bir fon oluşturmayı hedeflediğini açıklayarak, Wall Street’in en büyük Bitcoin hazinelerinden birini kurma yolunda adım attı. Gıda sektöründen gelen bir şirketin böylesine net bir biçimde BTC yatırımına yönelmesi ilk kez görülüyor.
DDC yapılan açıklamaya göre bu stratejinin ilk aşamasında 26 milyon dolar (yaklaşık 361 milyar won) finansman sağladı. Buna ek olarak 25 milyon dolar (yaklaşık 348 milyar won) değerinde dönüştürülebilir tahvil ihraç etti ve toplamda 275 milyon dolar (yaklaşık 3,82 trilyon won) tutarında bir kredi anlaşmasına imza attı. Yatırım turuna Anson Funds, Animoca Brands ve Kenetic Capital gibi tanınmış girişim sermayesi firmaları da katıldı. Özellikle Anson Funds, ilave olarak 2 milyon dolarlık (yaklaşık 28 milyar won) doğrudan yatırım yaptı ve ayrıca DDC için 200 milyon dolar (yaklaşık 2,78 trilyon won) tutarında bir hisse yatırım hattı sağlayacağını duyurdu.
Şirket, elde edilecek bu fonların önemli bir kısmını doğrudan Bitcoin alımları için kullanacağını belirtti. Bu yaklaşım, daha önce Tesla(TSLA) ve MicroStrategy(MSTR) gibi şirketlerin izlediği yola benzer şekilde BTC’yi ‘dijital altın’ olarak konumlandırmak ve uzun vadeli bir değer saklama aracı olarak değerlendirmek üzerine kurulu.
DDC'nin kurucusu ve CEO'su Norma Chu(Norma Chu), bu kararı şirketin tarihinde bir “tanımlayıcı an” olarak niteledi ve Asya kaynaklı gıda markaları arasında en ileri seviyede Bitcoin sahibi olma iddiasını ortaya koydu. Chu, açıklamasında “Finansal modelimizi Bitcoin merkezli yeniden yapılandırmamız, DDC’nin önümüzdeki 10 yılına temel teşkil edecek” diyerek, gıda markalarının getirdiği platform gücünün BTC ekosistemine katkı sunacağını ifade etti.
Şirketin portföyünde ‘DayDayCook’, ‘Nona Lim’ ve ‘Yai’s Thai’ gibi tanınan markalar yer alıyor. Başlangıçta yemek odaklı bir içerik platformu olarak kurulan DDC, zamanla foodtech ve girişim yatırımlarını da kapsayan hibrit bir yapıya evrildi. Bu son adım, yalnızca bir finansal yeniden yapılandırma değil, aynı zamanda geleneksel gıda sektöründen dijital varlık temelli büyüme modeline geçişin güçlü bir işareti olarak değerlendiriliyor.
DDC’nin duyurusu, özellikle son dönemde artan kurumsal BTC ilgisiyle birlikte geldi. Başkan Trump’ın yeniden seçilme ihtimali ve düzenlemelere esneklik beklentisiyle birlikte, birçok halka açık şirket portföylerine BTC’yi dahil etme eğiliminde. Bu beklentiler de DDC’nin stratejisini destekleyen arka planlardan biri olarak öne çıkıyor.
Yemek masasından blokzincire uzanan bu dönüşüm, benzer sektördeki Asya merkezli firmalar için de örnek teşkil edebilir. Gıda ile dijital ekonomi arasında köprü kuran DDC'nin adımı, sektör genelinde yeni bir sayfanın açılmasına neden olabilir ‘yorum’.
Yorum 0