Monero(XMR) ağına Qubic'ten merkezileşme tehdidi: Topluluktan sert tepki

Gizlilik odaklı kripto para birimi Monero(XMR), son günlerde ağın kontrolünü ele geçirme çabası olarak nitelendirilen bir *ekonomik saldırı* ile karşı karşıya kaldı. Tartışmaların merkezinde, kurucu ortakları arasında Iota’nın da bulunduğu Sergey Ivancheglo’nun liderliğini yaptığı madencilik havuzu ve kripto ağı Qubic yer alıyor. Monero topluluğu bu durumu, hash gücünün merkezileştirilmesine yönelik bir girişim ve Monero ekosisteminin genelindeki *bağımsızlık ve güvenlik için bir tehdit* olarak değerlendiriyor.

Madencilik havuzlarına dair veriler sunan MiningPoolStats sitesine göre, bir dönem Monero madenciliğinde en büyük paya sahip olan Qubic, 1’inde yedinci sıraya geriledi. Qubic’in aşırı hash gücüne sahip olarak ağ üzerinde hâkimiyet kurmaya yönelik açık hamleler yapmasının ardından, topluluk hızlıca tepki gösterdi ve bu sayede Qubic’in ağdaki payı sert şekilde düştü. Yaşananlar, topluluk öncülüğünde gerçekleşen bir *merkezsizliği koruma örneği* olarak hafızalarda yer etti.

Qubic, resmi blogunda yaptığı açıklamada, CPU ile madencilik yaparak Monero kazıldığını ve elde edilen XMR’ların Qubic ekosisteminde token geri alımı ve yakımı için kullanıldığını belirtti. Açıklamada, *“Qubic madencileri, gerçek piyasa değeri oluşturan bir iş olan Monero madenciliği yapıyor ve bu da Qubic ekonomisini güçlendiriyor”* denildi. Bu modelle dış ağlarda yapılan madencilik faaliyeti, dolaylı yoldan Qubic içerisinde ekonomik fayda sağlayacak şekilde kurgulanmış durumda.

Sergey Ivancheglo, kısa süre önce sosyal medya platformu X üzerinden *Monero ağını ele geçirme planını açıkça dile getirdi*. “Ağın hash gücünün büyük kısmını kontrol ettikten sonra, diğer madencilik havuzlarının oluşturduğu blokları reddedeceğiz” açıklamasında bulunan Ivancheglo, Qubic’in merkeziyetçi yaklaşımını net bir şekilde ortaya koydu.

Kripto para topluluğu, Qubic’in bu hamlesini *ağın merkezsiz yapısına ve yönetişimine yönelik ciddi bir tehdit* olarak yorumluyor. Uzmanlar, sadece hash gücü rekabetinin değil, gizlilik odaklı ağlarda daha sıkı madencilik politikaları ve topluluk tabanlı gözetim sistemlerinin büyük önem taşıdığına dikkat çekiyor. Qubic krizinin, Monero’nun temel felsefesini ve yapısını yeniden sorgulatan bir dönüm noktası oluşturduğu ifade ediliyor. Topluluğun bu saldırılara karşı ne kadar sürdürülebilir bir direnç gösterebileceği ise merak konusu.