Ethereum(ETH), 4.200 Doları Aştı: Kısa Pozisyonlar Ezildi, Trump'ın Oğlu da Tepki Verdi
Ethereum(ETH) fiyatı 24’ünde (yerel saatle) 4.200 dolar eşiğini aşarak Aralık 2021’den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı. Son 24 saat içinde büyük kripto paralar arasında en güçlü yükselişi gösteren Ethereum’un, bu hafta toplamda yaklaşık %20 oranında değer kazandığı bildiriliyor.
Ethereum’daki bu sert yükseliş yalnızca spot piyasayı değil, aynı zamanda türev piyasaları da ciddi biçimde etkiledi. Coinglass verilerine göre, yalnızca bir gün içinde yaklaşık 200 milyon dolar (yaklaşık 2,78 milyar TL) büyüklüğünde pozisyon tasfiye edildi. Bu tasfiyelerin büyük kısmını ‘kısa pozisyonlar’ oluştururken, yaklaşık 185 milyon dolarlık (yaklaşık 2,57 milyar TL) Ethereum ‘short’ (kısa) pozisyonunun zorunlu olarak kapatıldığı kaydedildi. Bu da Ethereum fiyatına karşı işlem yapan yatırımcıların ağır kayıplarla karşılaştığı anlamına geliyor.
Bu sert hareket kripto topluluğu dışında da yankı uyandırdı. Başkan Trump’ın oğlu Eric Trump, kişisel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Bugün ETH short pozisyonlarının parçalanmasını izlerken kahkahalara boğuldum. BTC ve ETH’ye karşı yapılan bahisler sizi sonunda ezer” şeklinde açıklamada bulundu. Siyaset dünyasından gelen bu gibi ifadeler, Ethereum piyasasına gösterilen alışılmadık bir ilgi olarak ‘yorum’landı.
Piyasada Ethereum’un liderliğinde başlayan olumlu hava, diğer büyük kripto paralar ve altcoin’lere de yansıdı. Bitcoin(BTC) başta olmak üzere çoğu altcoin’in de bu yükselişi takip etmesi, yatırımcı duyarlılığının yeniden güçlendiğine işaret ediyor.
Ethereum’un bu yükselişi yalnızca kısa vadeli spekülatif bir hareket olarak değil, aynı zamanda güçlü bir teknik seviye olan 4.000 doların kırılması nedeniyle orta vadeli bir trend dönüşümünün de işareti olabilir. Uzun süredir direnç görevi gören bu seviyenin aşılmış olması, ilerleyen dönemde yeni zirve denemelerini beraberinde getirebilir. Ancak aynı zamanda sert yükselişin ardından gelen likidasyonlar, fiyat oynaklığının hâlâ yüksek olduğunu ve ‘risk yönetiminin’ önemini bir kez daha hatırlatıyor.
Yorum 0