Ethereum(ETH), Wall Street’in yeni altyapı motoru haline geliyor

Ethereum(ETH), finans sektöründe giderek daha güçlü bir rol üstlenerek artık ‘Wall Street’in token’ı’ olarak anılmaya başladı. Küresel varlık yönetim şirketi VanEck’in CEO’su Jan van Eck, 24’ünde verdiği Fox Business röportajında, Ethereum tabanlı ekosistemin geleneksel finans sistemiyle sabit kripto paralar (stablecoin) odaklı altyapılar arasında ‘temel bağlantı noktası’ haline geldiğini söyledi.

Van Eck’e göre “birine sabit kripto para göndermek için ya karşı tarafın bankasının bunu doğrudan işlemesi ya da başka bir finans kuruluşuna yetki verilmesi gerekiyor.” Bu durumun değişmesi gerektiğini vurgulayan van Eck, finansal hizmet sağlayıcılarının artık sabit kripto paraları entegre şekilde işleyebileceği sistemlere geçmesi gerektiğini belirtti. Kimlerin bu sistemleri inşa edeceğine bağlı olarak yeni kazananlar ortaya çıkacağını dile getiren van Eck, bu altyapının merkezinde Ethereum ve Ethereum Sanal Makinesi(EVM) tabanlı ağların yer aldığını ifade etti.

Bu görüş, Amerika Birleşik Devletleri’nde 18 Temmuz’da ilan edilen ilk federal sabit kripto para düzenlemesi olan ‘GENIUS Yasası (Guiding and Establishing National Innovation for US Stablecoins Act)’ sonrasında daha da önem kazandı. Yeni yasa; sabit kripto paralarda ‘şeffaflık’, ‘tam teminatlandırma’ ve ‘finansal sisteme güvenli entegrasyon’ gibi kriterleri ön plana çıkarıyor.

Yasanın ardından piyasa tepkisi hızlı oldu. Zincir üstü analiz firması CryptoQuant’a göre, Binance’in sabit kripto para rezervleri kısa süre içinde 320 milyar dolardan 360 milyar dolara çıkarak ​%12,5’lik bir sıçrama yaptı.

Aynı dönemde, büyük şirketlerin stratejik hamleleri dikkat çekti. Küresel ödeme şirketi Stripe, halihazırda 100’den fazla ülkede sabit kripto para ile ödeme desteği sunarken; bu altyapıyı daha da geliştirmek için kendi birinci katman blokzinciri çözümünü kurmaya hazırlanıyor. Bununla birlikte, USDC’yi ihraç eden Circle, halka arz sürecinin ardından Circle Pay ağı (CPN) ve USDC odaklı yerel blokzinciri projesiyle operasyonlarını genişletmeye başladı.

Geleneksel finans şirketleri de hızla bu dönüşüme ayak uyduruyor. Visa, artık günde 24 saat sabit kripto para işlemlerine olanak tanıyan bir API hizmeti sunarken, Mastercard ise kripto borsası OKX ve ödeme firması Nuvei ile iş birliği yaparak küresel çapta USDC ödeme sistemi kurdu. Bu sistem sayesinde kullanıcılar cüzdanlarından doğrudan ödeme yapabiliyor ve işletmeler bu ödemeleri kolaylıkla alabiliyor.

Sabit kripto paraların önemi artarken, bu sistemlerin temelini oluşturan Ethereum da giderek kurumsal finans dünyasında ‘altyapının ana motoru’ haline geliyor. ‘Wall Street’in token’ı’ tabiri, bu büyüyen rolü oldukça başarılı şekilde yansıtıyor. ‘Blokzincir’ teknolojisi, geleneksel finans altyapısının sınırlamalarını aşmak için güçlü bir alternatif haline gelirken, regülasyonlar ve kurumsal adaptasyon bu dönüşümü iyice hızlandırıyor.