Ripple, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu(SEC) ile uzun süredir devam eden hukuki süreci sonlandırarak, *XRP’ye dair yasal belirsizlikleri* büyük ölçüde ortadan kaldırdı. Bu gelişme, kripto para piyasasında ve daha geniş finans dünyasında XRP’nin uluslararası para transfer sistemi ‘SWIFT’e gerçek anlamda *alternatif olup olamayacağı* yönünde yeniden ilgi uyandırdı.
1973 yılında kurulan SWIFT, onlarca yıldır küresel finansal işlemlerin temel altyapısını oluşturuyor. Ancak *karmaşık yapısı*, *yavaş işlem süreleri* ve *düşük şeffaflık seviyesi* gibi nedenlerle uzun süredir eleştiriliyor. Özellikle blokzincir teknolojisinin gelişmesiyle, geleneksel sistemlerden daha *hızlı, verimli ve şeffaf* çözümlere olan ihtiyaç daha da belirginleşti.
Ripple CEO’su Brad Garlinghouse, blokzincirin mevcut uluslararası ödeme altyapısındaki yapısal sorunları çözebileceğini belirtiyor. Garlinghouse, XRP aracılığıyla yapılan sınır ötesi işlemlerin SWIFT’ten daha *hızlı ve daha düşük maliyetli* olduğunu sık sık vurguluyor. Nitekim Ripple, XRP’yi kullanarak gerçek zamanlı yurtdışı ödeme ağı inşa etmeye devam ediyor. Şirket, Japonya, Filipinler, Brezilya gibi ülkelerde çeşitli bankalar ve fintech şirketleriyle ortaklıklar kurarak bu ağı genişletiyor.
Mahkeme kararının ardından XRP’nin düzenleyici konumu daha netleştiği için Ripple artık ürün geliştirme ve iş stratejilerini belirlerken *daha sağlam bir hukuki zemin* üzerinde hareket edebilecek. Bu da şirketin büyük finans kurumlarıyla olan iş birliklerini hızlandırabileceğine işaret ediyor.
Bununla birlikte uzmanlar, XRP’nin SWIFT’in yerini alabilmesi için yalnızca teknik yeterlilik değil; *küresel bankalarla entegrasyon*, *düzenleyici uyumluluk* ve *kullanıcı güveni* gibi temel sorunların da aşılması gerektiğine dikkat çekiyor. Çünkü SWIFT yalnızca bir ödeme aracı değil, 50 yılı aşkın süredir dünyanın dört bir yanındaki bankaları bağlayan köklü bir finansal altyapı konumunda bulunuyor.
Günümüzde uluslararası para transferleri hâlâ geleneksel yöntemlere bağlı. Bir müşteri yurtdışına para göndermek istediğinde, çalıştığı banka alıcı bankaya mesaj yoluyla talimat iletiyor. Bu işlem birden fazla aracı banka tarafından yönlendiriliyor ve sürecin tamamlanması günler sürebiliyor. Ayrıca her aşamada *ek ücretler* oluşabiliyor.
Ripple’ın sunduğu model ise merkezsiz bir blokzincir sistemi sayesinde aynı platform üzerinden *anlık işlem ve mutabakat* yapmayı sağlıyor. Şayet Ripple’ın bu vizyonu gerçeğe dönüşürse, XRP, *küresel ödeme sektörünü dönüştürebilecek kilit bir varlık* haline gelebilir. Ancak yine de SWIFT’in yıllara dayanan sistemine duyulan güven ve alışkanlıklar güçlü şekilde devam ettiği için Ripple’ın bu rekabeti ne kadar hızla lehine çevirebileceği zamanla netleşecek.
Yorum 0