ABD bankaları, stabilcoin düzenlemelerine karşı 1,87 trilyon dolarlık komisyon kaybı endişesi yaşıyor

ABD’de bankacılık sektörü, stabilcoin’lere yönelik düzenlemelere karşı sesini giderek daha fazla yükseltiyor. Bankalar kamuoyuna sundukları gerekçe olarak ‘mevduat kaybı endişesini’ öne çıkarıyor. Ancak bazı uzmanlara göre asıl neden, yılda yaklaşık ‘1,87 trilyon dolar’ seviyesindeki ‘ödeme komisyon gelirlerini’ kaybetme korkusu.

Coinbase’in politika şefi Faryar Shirzad, 24’ünde yaptığı X (eski adıyla Twitter) paylaşımında, bankaların asıl kaygısının stabilcoin’lerin geleneksel ödeme sistemlerinin yerini alarak yıllık 1,87 trilyon dolarlık komisyon gelirine darbe vurması olduğunu vurguladı. Shirzad bu değerlendirmeyi, şu anda ABD Kongresi’nde görüşülen iki partili reform yasası olan ‘GENIUS Yasası’ çerçevesinde yaptı.

GENIUS Yasası; stabilcoin’ler için net bir yasal çerçeve oluşturmayı ve kullanıcılara güvenli ödeme seçenekleri sunmayı hedefliyor. Ancak bazı banka çevreleri, bu yasanın yasalaşması hâlinde büyük çaplı mevduat çıkışı olacağını ve bu durumun bankaların kredi verme kapasitesini zayıflatacağını ileri sürüyor.

Buna karşılık Coinbase ve diğer kripto şirketleri, stabilcoin’lerin asıl kullanım alanının ‘ödeme aracı’ olduğunu ve mevduat kaçışı endişesinin ‘temelsiz’ olduğunu savunuyor. Shirzad, stabilcoin’leri ATM’lerin ya da internet bankacılığının ortaya çıkışıyla benzer bir ‘teknolojik yenilik’ olarak değerlendiriyor ve “Tarih boyunca bankalar her büyük yeniliğe direndi” yorumunu yapıyor.

Daha önce GENIUS Yasası’nı destekleyen bazı bankaların son günlerde tutumunu değiştirerek karşı cepheye geçmesi de dikkat çekiyor. Bu geri dönüş, sektör temsilcileri tarafından ‘mevcut ayrıcalıklı konumlarını korumaya yönelik savunmacı bir strateji’ olarak yorumlanıyor. Kripto topluluğu, bankaların muhalefetini ‘piyasadaki tekel konumlarını koruma çabası’ şeklinde görüyor.

Tartışmaların alevlenmesinde Trump yönetiminin kripto varlıklara karşı daha dostane politikalar açıklamasının da etkili olduğu düşünülüyor. Biden dönemine kıyasla düzenleme baskısının azalması, geleneksel finans kurumlarında ciddi bir ‘alan kaybı’ endişesi yaratmış durumda.

Bu yaşananlar, blokzincir teknolojisi ile geleneksel bankacılık arasındaki çatışmanın yalnızca bir regülasyon tartışması değil, aynı zamanda ‘gelecekte finansın liderliğini kim üstlenecek’ sorusunun da temelini oluşturduğuna işaret ediyor. Uzmanlar, GENIUS Yasası’nın kaderine göre ABD finans sisteminde öngörülemeyen bir ‘paradigma değişimi’ yaşanabileceğini belirtiyor.