ABD, dijital temelli bir finansal sisteme geçiş yaparak küresel para düzenini kökten değiştirebilecek *çarpıcı* bir finansal deney üzerinde çalışıyor. TokenPost'un 24’ündeki haberine göre bu stratejinin merkezinde, ABD Hazine tahvillerine olan talebi artırmak, küresel sermaye akışını teşvik etmek ve yapay zekâ sektörüne yönelik yatırımları büyütmek yer alıyor.
Trump, Beyaz Saray’da düzenlenen "kripto zirvesinde" ABD’yi ‘Bitcoin süpergücü’ haline getirme sözü verdi ve bunun ilk adımı olarak USD1 adlı bir stabil kripto paranın piyasaya sürülmesini destekledi. Trump ailesiyle bağlantısı olan World Liberty Financial tarafından geliştirilen bu token, %100 oranında kısa vadeli hazine tahvilleri ve nakit benzeri varlıklarla destekleniyor. Bu token aynı zamanda ABD'nin yeni dijital finans mimarisini test eden bir pilot uygulama görevi görüyor.
Bu dijital hamle, özellikle tahvil ihracı stratejilerinde köklü bir değişimi de beraberinde getiriyor. Halihazırda ABD Hazine tahvillerinin yaklaşık %31’i, bir yıl içinde vadesi dolacak kısa vadeli tahvillerden oluşuyor. Bu oran, daha önceki ortalama tavsiye olan %15-20 seviyesinin oldukça üzerinde. Bu yeni politikayla, FED yerine doğrudan piyasaya likidite sağlanıyor ve bu likidite, AI ve büyük teknoloji şirketlerinin yükselen sektörlerine yönlendiriliyor.
CoinEasy’in aktardığı bilgilere göre, bu ortamda stabil kripto para ihraç eden şirketler geleneksel para piyasası fonlarının yerini almaya aday. Tether, sahip olduğu varlıkların %67,38’ini ABD Hazine tahvillerine yatırarak, bu alandaki en büyük global alıcılardan biri haline geldi. Bu yatırım seviyesiyle Güney Kore gibi bazı devletleri dahi geride bıraktığı belirtiliyor. Şu anda dolar sabitli stabil kripto para piyasası 240 milyar dolarlık büyüklüğe sahip. Bu rakamın 2026’da 500 milyar dolara, 2028’de ise 2 trilyon dolara çıkması bekleniyor. Bu artış doğrudan ABD tahvillerine olan talebi de tetikliyor.
Trump yönetimi, düzenleyici alandaki çalışmalarla da bu dönüşümü destekliyor. 18 Temmuz’da Trump, dolar sabitli stabil kripto paralarla ilgili kesin yasal çerçeveleri belirleyen GENIUS yasasına imza attı. Bu yasayla birlikte, Apple, Google ve Microsoft gibi büyük teknoloji firmaları, kendi platformlarında yasal biçimde stabil kripto paralar çıkarabilecek hale geldi. Apple Pay, YouTube ve Google Play vb. platformlarda şirketlere ait stabil kripto paraların kullanılabileceği senaryolar gündemde ve bu durum, milyarlarca dolarlık yeni tahvil talebine dönüşebilir.
Artan likidite ise stratejik olarak yapay zekâ (AI) alanına kanalize ediliyor. ABD’de 2025 yılı itibarıyla büyük teknoloji şirketlerinin AI’ya yapacağı yatırımın 320 milyar doları aşması bekleniyor; bu, bir önceki yıla göre %40’tan fazla artış anlamına geliyor. Meta AI altyapısını büyütürken, Amazon AWS tabanlı AI bulut hizmetlerini genişletiyor, Google ve Microsoft ise araştırma ve veri merkezi yatırımlarında ciddi bir artış sunuyor. Bugün ABD, küresel AI yatırımlarının yaklaşık %62’sini elinde bulunduruyor. Önümüzdeki birkaç yıl içinde bu alana 1 trilyon dolardan fazla yatırım yapılması öngörülüyor.
CoinEasy, hazırladığı raporda stabil kripto paraların artık ABD’nin yeni tip ‘dijital dolar’ silahı haline geldiğini vurguladı. SWIFT gibi geleneksel ödeme sistemlerine ihtiyaç duymadan 7/24 çalışan bu sistem, hem finansal işlem maliyetlerini azaltıyor hem de dolar merkezli yeni bir uluslararası ödeme düzeninin temelini atıyor. Bu, petro-dolar sisteminin dijital çağdaki uzantısı olarak görülüyor. Ne kadar fazla ülke dolar sabitli stabil kripto paraları benimsedikçe, ABD tahvillerine olan küresel talep o kadar artacak ve nihayetinde *doların küresel hâkimiyeti* daha da güçlenecek.
Yatırımcılar açısından öne çıkan noktalar oldukça net. Tether ve Circle gibi stabil kripto para ihraççılarının yanı sıra; bu şirketlerin altyapı ortakları, Meta ve Amazon gibi AI odaklı büyük yatırımcılar, tahvil piyasasındaki stabil kripto para fon akışı ve GENIUS yasasının ardından oluşacak düzenleyici trendlerin izlenmesi kritik önem taşıyor.
Sonuç olarak Trump’ın stabil kripto para stratejisi sıradan bir kripto politikası değil. Küresel ödeme altyapısını ABD tahvilleri merkezli hale getirme, yapay zekâ gibi geleceğin sanayilerine kaynak aktarma ve Amerikan dolarının jeopolitik üstünlüğünü sürdürme hedeflerini aynı anda gerçekleştirmeyi amaçlayan iddialı bir hamle. İçinde bulunduğumuz dönem, *dijital dolar çağının başlangıcı* olarak kayda geçiyor ve bu dönüşüm dünyadaki finans, teknolojik ilerleme ve güç dengelerini baştan yazıyor.
Yorum 0