Peter Brandt’tan Bitcoin(BTC) için kısa pozisyon hamlesi: Düşüş sinyali mi?

Bitcoin'in(BTC) gelecekteki yönü üzerine piyasa çok sayıda farklı görüşe bölünmüşken, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki emtia yatırım sektörünün deneyimli isimlerinden Peter Brandt, Bitcoin pozisyonunu ‘kısa’ (short) yönlü olarak değiştirdiğini açıkladı.

Brandt, kısa süre önce sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda Bitcoin’in şu anda bir ‘megafon formasyonu’ içine girdiğini belirtti. Ona göre bu durum, kısa vadede düşüş ihtimalini artırıyor. ‘Megafon formasyonu’, hem dip hem de tepe noktalarının giderek genişlediği, fiyat oynaklığının yükseldiği ve genelde piyasa kararsızlığını yansıtan alışılmadık bir grafik yapısı olarak biliniyor.

Brandt, yaptığı açıklamada, “Uzun vadede Bitcoin’i tutuyorum ama bir ‘swing trader’ olarak vadeli işlemlerde pozisyonumu short’a çevirdim” dedi. Bu yaklaşım, yatırımcıların uzun vadeli tutma stratejisi ile kısa vadeli spekülatif hareketler arasında nasıl kararsız kaldığını açıkça ortaya koyuyor. Brandt ayrıca, “Farklı sistem ve zaman dilimlerine göre her bir işlem hesabında zıt yönde pozisyonlar taşımak zihinsel olarak oldukça yorucu” diyerek, piyasa karmaşasını yönetmenin zorluklarına da değindi.

Brandt, ağustos ayında da Bitcoin’in mevcut döngüdeki zirvesini çoktan görmüş olma olasılığını %30 olarak değerlendirmiş ve temkinli bir duruş sergilemişti. Ancak orta–uzun vadeli görünümde hâlâ ‘iyimser’ olan tecrübeli yatırımcı, 2026 Kasım’ına kadar Bitcoin’in maksimum 500 bin dolar seviyesine çıkabileceğini öngörüyor.

Brandt’ın short pozisyon açıklaması, Bitcoin’in son dönemdeki fiyat hareketleriyle de örtüşüyor. 6 Ekim’de Bitcoin, 126.080 dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştıktan sonra, yıl içinde ilk ‘kırmızı mum’ ile kapanacak ekim ayına girilmiş olması yatırımcıların dikkatini çekti. Gerçekten de Bitcoin, bir gün içinde 106.464 dolara kadar gerileyip ardından 110.000 dolar seviyesinin üzerine çıkarak yüksek fiyat oynaklığını sürdürdü.

Brandt’ın yorumları, kısa vadeli yatırım stratejileri ve teknik analiz temelli olup, bireysel yatırımcılar açısından doğrudan alım-satım kararı olarak algılanmamalı. Bu açıklamalar, piyasanın mevcut karmaşıklığını ve belirsizliğini yansıtan bir ‘görüş’ olarak değerlendirilmesi gereken bir gelişme.