Stablecoin’ler küresel finansal kapsayıcılığın lokomotifi oluyor

Tüm dünyada *stablecoin*ler, finansal erişim ve kapsayıcılığı artıran bir araç olarak konumlanıyor. Özellikle gelişmekte olan ülkeler ve finansal sistemin dışında kalan kesimler arasında, stabil kripto paralarla *para transferi*, *tasarruf* ve *harcama* modelleri hızla yerleşiyor.

Son dönemde ABD’de kabul edilen *GENIUS stabilcoin düzenleme yasası* sonrası, fintech şirketleri ve dijital bankalar bu paralara dayalı hizmetleri hızla uygulamaya koydu. Bu şirketler, mobil cüzdanlar aracılığıyla kullanıcıların *stablecoin*leri gerçek zamanlı saklamasına, transfer etmesine ve ödeme yapmasına olanak tanıyor. Böylece yüksek enflasyon ve para birimi dengesizliklerinin yaşandığı ülkelerde, stabil kripto paralar bir *alternatif para birimi* olarak öne çıkıyor.

Dünya Bankası verilerine göre, halen 1 milyardan fazla insan geleneksel finansal sistemin dışında kalıyor. Stablecoin’ler bu gruplar için *dolar erişimi* sağlayan bir köprü görevi görüyor. Yıllık enflasyonu %100’ü aşan Arjantin gibi ülkelerde, küçük işletmeler ve bağımsız çalışanlar maaşlarını USDC veya USDT gibi dolar sabitli stablecoin’lerle alıyor veya ödeme taleplerini bu yolla gerçekleştiriyor. Latin Amerika’da ise *yurtdışı para transferlerinin* yaklaşık %30’u stablecoin’ler üzerinden yapılıyor.

Aynı zamanda, stablecoin yatırımı yaparak *faiz geliri* elde etme uygulamaları da yaygınlaşıyor. Bazı *fintech* girişimleri ve kripto borsalar, DeFi platformlarını entegre ederek kullanıcıların stabil kripto paraları borç vermesini ya da tokenlaştırılmış kısa vadeli tahviller üzerinden sabit getiri elde etmesini mümkün kılıyor. Örneğin Nijerya’da, Fonbank adlı fintech şirketi, kullanıcıların kolay şekilde dolar bazlı *stablecoin* satın almasını ve zincir üstü mevduat ürünleri ile *yüksek getiri* elde etmesini sağlıyor. Bu durum, banka hesabı erişimi sınırlı olan gelişmekte olan pazarlarda önemli bir alternatif sağlıyor.

Stablecoin’ler artık yalnızca bir değer deposu değil, aynı zamanda bir *ödeme aracı* olarak da evrim geçiriyor. Bazı platformlar, stablecoin bağlamlı *ödeme kartları* ile anlık yurtdışı harcama ve para transferine olanak tanıyor. Bu kartlar Visa kabul eden her yerde kullanılabiliyor. Bu da yüksek *uluslararası transfer ücretleri* ve yavaş bankacılık sistemlerine alternatif sunarak finansal kapsayıcılığı daha da ileri taşıyor.

Bir zamanlar “kripto para kumarhanesi” olarak anılan sektör, stablecoin’lerin *kullanışlılığı* ve *yaygınlığı* ile tamamen farklı bir noktaya geldi. 2024 yılı itibarıyla, stablecoin transfer hacmi Visa ve Mastercard’ın toplamını geçmiş durumda. Artık sadece *alım-satım likidite aracı* değil; *programlanabilir para* olarak sorumlu bir dijital finans sisteminin temel altyapısını temsil ediyor.

Bu gelişmeler, geleneksel finans dünyasının uyum baskısıyla karşı karşıya olduğunun ve *fintech* esnekliği ile blockchain teknolojisinin ölçeklenebilir gücünün net bir örneği olarak görülüyor. Stablecoin’ler, açık şekilde *küresel finansal inovasyonun* merkezinde yer alıyor.