Bitcoin(BTC), kısa vadeli toparlanmaya rağmen zayıf teknik sinyaller veriyor
Bitcoin(BTC), son 24 saat içinde yaklaşık %1 değer kazanarak 103.000 doları yeniden aşsa da teknik göstergelerdeki zayıflık yatırımcıları endişelendiriyor. Olumlu haber akışının sürmesine karşın fiyatın düşüş yönlü seyir izlemeye başlaması, piyasa oyuncularının dikkatini çekmiş durumda.
6’sı itibarıyla Bitcoin, önemli bir psikolojik direnç olan 103.000 doları geri kazandı. Ancak bazı analistlere göre, Bitcoin’in hafta kapanışını 50 haftalık hareketli ortalama olan 102.000 doların altında gerçekleştirmesi, ‘boğa’ trendinin zayıflamış olabileceğini gösteriyor. Geçmiş döngülerde de bu ortalamanın altına düşülmesi, genellikle ayı sezonunun habercisi olmuştu.
Yıl başından bu yana fiyatı yukarı taşıyan güçlü etkenler hâlâ geçerliliğini koruyor. Faiz indirimi beklentileri, regülasyonların gevşetilmesi, stabil kripto paraların çabuk benimsenmesi, varlık tokenizasyonu, artan likidite ve ABD teknoloji devlerinin güçlü bilançoları gibi unsurlar olumlu gündem oluşturuyor. Ayrıca, ABD Başkanı Trump’ın kripto dostu politikaları da sektör için ‘umut verici’ gelişmeler arasında yer alıyor. Ancak buna rağmen piyasaya ciddi tutarda yeni sermaye girişi yaşanmayınca, bu beklentiler fiyatlara yeterince yansımıyor.
The DeFi Report kurucusu Michael Nadeau, piyasanın şu anda ‘umut ve güvensizlik’ arasında sıkışmış durumda olduğunu belirtiyor. Nadeau’ya göre Bitcoin, Ethereum(ETH) ve Solana(SOL) gibi majör kripto paraların 50, 100 ve 200 günlük hareketli ortalamaların altına gerilemesi, teknik yapı açısından belirgin bir bozulmaya işaret ediyor.
Nadeau, Bitcoin fiyatının daha da gerileyerek 200 haftalık hareketli ortalama olan 54.700 dolara kadar düşebileceğini öngörüyor. Bu seviyenin, ayı piyasasının dip çizgisine dönüşebileceğini belirten Nadeau, piyasanın henüz düşüş döngüsünün erken safhasında olabileceğine dikkat çekiyor.
Teknik olarak zayıf sinyaller görülse de bazı veriler ‘aşırı satım’ bölgelerine yaklaşıldığını gösteriyor. Özellikle Göreceli Güç Endeksi (RSI), birçok altcoinde 30 seviyesine yaklaştı. Bu genellikle ‘alım’ sinyali olarak değerlendiriliyor. Ancak temel analiz açısından riskler devam ediyor. Örneğin, Bitcoin ETF’lerinden 10 Ekim’den bu yana 1,4 milyar dolarlık net çıkış gerçekleşti.
Kurumsal tarafta ise dikkat çeken isim Strateji(Strategy). Şirket, toplamda 641.000 adet Bitcoin ile kurumsal yatırımcılar arasında en büyük BTC sahibi konumunda. Bu varlıkların 476.000 adedi ise Ekim 2023 ile Temmuz 2025 arasında satın alındı. Bu rakam, aynı dönemde madenciler tarafından üretilen Bitcoin miktarının 1,19 katına denk geliyor. Ancak son üç ayda yalnızca 12.200 adet Bitcoin alımı gerçekleştiren şirket, ‘en büyük alıcı’ unvanına rağmen alım faaliyetlerini neredeyse durdurmuş durumda.
Zincir üzeri (on-chain) veriler, uzun vadeli yatırımcıların yeniden satış yapmaya başladığını ortaya koyuyor. Tarihsel olarak, bu grup yatırımcının yeniden birikim moduna dönmesiyle fiyatın dip seviyeyi bulması arasında yaklaşık 9,5 ila 10 ay fark oluşuyor. Şu anda bu yatırımcıların elinden çıkan coin’ler, kısa vadeli alıcılara geçiyor ki bu da ilerleyen dönemde olası bir panik satış (sell-off) riskini beraberinde getiriyor.
Piyasa psikolojisi hâlâ “düşüşte al” refleksine endeksli bir şekilde ilerliyor. Michael Nadeau bu durumu “yatırımcıların hâlâ ‘hopium’ etkisiyle hareket ettiğini” söyleyerek yorumladı. Makro yatırımcı Jordi Visser de benzer bir tespit yaparak, Bitcoin’i ‘sessiz halka arz sürecinde’ olarak tanımladı. Visser’e göre, piyasa katılımcıları psikolojik olarak fazla iyimser.
Şu an itibarıyla Bitcoin, güçlü görünen anlatılar ile fiili sermaye akışı arasındaki uyumsuzlukla yön arıyor. Uzun vadeli yatırımcıların yeniden birikime geçtiği ve piyasa dışından net para akışı başladığı doğrulanmadan, Bitcoin için ‘dip görüldü’ demek gerçekçi görünmüyor.
Yorum 0