Avrupa Merkez Bankası(ECB), blokzincir tabanlı işlemlerin merkez bankası dijital parası (CBDC) olan dijital euro ile doğrudan *merkez bankası fonları* kullanılarak takas edilebilmesini sağlayacak sistemin 2025’te devreye alınacağını açıkladı. ECB ayrıca dijital euronun yalnızca çevrimiçi değil, ‘çevrimdışı’ ortamlarda da kullanılabilmesi için teknoloji geliştirmeye devam ediyor. Ancak projenin en dikkat çeken özelliği olan *mahremiyet ilkeleri*, Avrupa Parlamentosu’nun onayı olmadan yürürlüğe giremeyecek.
Bu açıklama, 24’ünde (yerel saatle) ECB Yönetim Kurulu Üyesi Piero Cipollone tarafından yapıldı. Cipollone, dijital euronun yalnızca Avrupa içi değil, farklı ülkelerin CBDC sistemleriyle *sınır ötesi ödeme* yapılmasını da mümkün kılacağını vurguladı. Projenin tasarımı, dijital varlık piyasalarında da kullanım alanı hedeflenerek oluşturuluyor.
ECB’ye göre dijital euro ile çevrimdışı ödeme, kullanıcıların cihazlarında depolanan fonları internet bağlantısı olmadan cihazdan cihaza aktararak gerçekleşecek. Merkezi bir sunucu devreye girmediği için işlem kayıtları tutulamayacak ve böylece *nakit seviyesinde gizlilik* sağlanmış olacak. Bu yöntem, üçüncü taraf doğrulamasına ihtiyaç duymaksızın işlemleri gerçekleştirme olanağıyla, *orantılılık* ve *gereklilik* ilkelerine de hizmet edecek.
Ancak mahremiyet özelliklerinin yasal dayanağa kavuşabilmesi için Avrupa Parlamentosu’nun onayı gerekiyor. ECB Başkanı Christine Lagarde konuyla ilgili, “Teknik geliştirme tamamlandı, artık top Parlamento’nun sahasında” ifadesini kullandı. ECB, çevrimdışı kullanımda verilerin korunmasının merkeze alındığını belirtse de, üyelerin bu yaklaşımı kabul edip etmeyeceği belirsizliğini koruyor.
Avrupa Birliği, son dönemde kişisel veriler konusunda daha katı bir tutum sergiliyor. Geçen ay Avrupa Komisyonu’nun özel sohbetlerin analizini zorunlu kılan yasa teklifi kabul görmedi. Kasım’da sızdırılan belgeler ise üye ülkelerin büyük çoğunluğunun *veri saklama alanında genişleme* fikrine sıcak baktığını ortaya koymuştu.
Diğer yandan AB’nin 2027’den itibaren yürürlüğe sokmayı planladığı *kara para aklamayla mücadele yönergeleri*, anonim kripto para cüzdanları ile gizlilik odaklı kripto paralara *tam yasak* getirmeyi hedefliyor. Bu tür düzenlemeler, *merkeziyetsizlik* ve *anonimlik* ilkeleri üzerine inşa edilen kripto para sektöründe ciddi tartışmalara neden oluyor.
Cipollone, dijital euronun neden gerekli olduğunu açıklarken Avrupa’daki perakende ödeme sisteminin ülke bazında *parçalanmış* yapısına ve sınır ötesi transferlerin yavaş ve maliyetli olmasına dikkat çekti. Özel sektörün tokenizasyon projeleri ve DLT altyapılarını kullanması durumunda *piyasada parçalanma* ve *kredi riski* artışının da söz konusu olabileceğini belirten Cipollone, dijital euronun bu tehditlere karşı toplumsal odaklı bir çözüm olduğunu söyledi. Ayrıca dolar bazlı stabil kripto paraların yaygınlaşmasının *euro’nun küresel rolünü* zayıflatabileceğini ifade etti.
ECB, dijital euronun bankacılık sistemine zarar vermesini önlemek amacıyla bireysel kullanıcılar için *tutma sınırı* getirileceğini ve dijital euro varlıklarına *faiz ödenmeyeceğini* duyurdu. Bu tedbirle banka mevduatlarındaki hızlı çıkışların önüne geçilmesi ve para politikası ile kredi sisteminin istikrarının korunması amaçlanıyor.
ECB’ye göre gerekli yasal düzenlemelerin 2026’da onaylanması halinde, 2027’de ilk işlemler test edilecek ve 2029’da dijital euronun tam anlamıyla devreye alınması hedefleniyor.
Yorum 0