Kripto para dünyasında eğilimler hızla değişirken, yatırımcıların ilgisi artık *gerçek değer* ve *gelir potansiyeli* taşıyan alanlara kayıyor. 2021’de popüler hale gelen mim coin'ler ve DeFi türev ürünleri artık eski ilgiyi görmezken, odak noktası ‘*gerçek dünya varlıkları (RWA)*’nın tokenlaştırılmasına yöneldi. Özellikle *arsalar, altın, petrol* gibi fiziksel varlıkların blok zincir üzerinde temsil edilmesi, yeni nesil yatırım fırsatlarına kapı aralıyor.
Bu dönüşümde *Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE)* gözde şehri *Dubai* önemli bir merkez haline gelmiş durumda. Geleneksel olarak büyük sermaye gerektiren Dubai emlak piyasasına artık yalnızca bir akıllı telefon ve küçük yatırım miktarlarıyla erişmek mümkün. 5’inde alınan karar doğrultusunda, *Dubai Sanal Varlıklar Düzenleme Kurumu (VARA)*, gerçek dünya varlıklarının tokenlaştırılmasını sağlayan *Varlık Destekli Sanal Varlık (ARVA)* düzenlemelerini resmen yürürlüğe koydu.
Yeni düzenlemeyle birlikte yatırımcılar artık *tekil mülkler* ya da *kira getirisi hedefli gayrimenkul projelerine* küçük paylarla katılım sağlayabiliyor. Varlık ihraççıları ise VARA’dan seviye 1 lisans alarak, bu dijital varlıkların alım-satımını tamamen *yasal çerçevede* gerçekleştirebiliyor. Piyasada bunun ilk örnekleri görülmeye başlandı: Geçtiğimiz ay içinde Dubai Arazi Dairesi, VARA ve önde gelen gayrimenkul geliştiricileri iş birliğiyle iki konut dairesi tokenlaştırılarak satışa sunuldu ve *satış birkaç dakika içinde tamamlandı*. Üstelik alıcıların %70’i Dubai’ye ilk defa yatırım yapan bireysel yatırımcılardan oluşuyor.
Bu gelişme, sadece yatırımcılara *erişim kolaylığı* sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda geliştiricilere de banka kredilerine veya hissedarlık yapılarını sulandırmaya gerek kalmadan *küresel finans kaynaklarına doğrudan erişim* imkânı sunduğunu gösteriyor. Yatırımcılar dünya çapında erişimi sınırlı, ancak getirisi yüksek bölgelere ait gayrimenkul portföylerine kolaylıkla yatırım yapabiliyor. Nitekim Dubai’nin kira getirisi oranları, hali hazırda dünyadaki birçok metropolü aşmış durumda.
Peki bu dönüşüm neden tam da şimdi oluyor? Küresel ölçekte yaşanan *makroekonomik belirsizlik* dönemlerinde, yatırımcıların fiziki varlıklara yönelme eğiliminde olduğu biliniyor. BAE de bu dönemde eski kuralları güncellemek yerine, RWA dönüşümüne özel *yeni altyapı ve hukuk sistemleri* inşa ederek fark yaratıyor.
ABD’de daha önce yürütülen bazı örnek projeler bunun tam tersine işaret ediyor. Örneğin SEC onaylı ‘*St. Regis Aspen Resort*’ token projesi yaklaşık *18 milyon dolar* toplamayı başarsa da, platformun düşük işlem hacmi ve teknik sorunları nedeniyle başarıyı sürdüremedi. Benzer şekilde, New York’taki Plaza Hotel tokenlaştırma girişimi de çeşitli hukuki ve çıkar çelişkileri nedeniyle hayata geçirilemedi. Bu, mevcut sistemin *yeni teknolojilere uyum sağlamakta zorlandığını* gösteriyor.
Dubai ise 20. yüzyıl yasalarıyla 21. yüzyıl teknolojisini denetlemeye çalışmadı. Bunun yerine yeni kurallar ve pazar dinamikleri oluşturarak ekosistemin tüm oyuncularına alan açtı. Girişimciler, altyapı geliştiricileri, *aile ofisleri* ve *risk sermayesi fonları* için artık BAE’deki RWA piyasasına katılım *bir opsiyon değil, zorunluluk* haline gelmeye başladı.
Dubai artık yalnızca tanıtım kampanyalarıyla değil, *gerçek varlıkların tokenlaştırılarak yatırımcının eline ulaşması* ile öne çıkıyor. Bu da RWA furyasının artık yalnızca bir trend değil, *gerçek bir sahneye dönüştüğünü* kanıtlıyor.
Yorum 0