Shiba Inu(SHIB) balinalarının hareketleri son 30 gün içinde dikkat çekici bir şekilde değişti. IntoTheBlock verilerine göre, büyük miktarda SHIB tokenı taşıyan cüzdanların ‘çıkış hacmi’ tam %12.887 oranında artış gösterdi. İlk bakışta bunun panik satışının habercisi olduğu düşünülse de, verinin gerçekte farklı bir anlam taşıdığı vurgulanıyor. Çünkü bu oran, küçük bir baz değerden gelen ani hareketin istatistiksel olarak büyütülmesinden kaynaklanıyor olabilir.
Örneğin, günlük bazda sadece 10 milyon SHIB taşınırken bir anda 1,3 milyar SHIB aktarılırsa, artış oranı binlerce yüzdeye ulaşabiliyor. Ancak bu durum piyasa duyarlılığındaki kalıcı bir değişimden çok, büyük yatırımcıların ‘portföy yeniden düzenleme’ ya da tek seferlik transferleriyle açıklanabilir. Nitekim 7 günlük çıkış oranı %58, 90 günlük oran ise %34 seviyelerinde seyrediyor. Bu da hızlı bir panik havasının aksine, ‘kademeli bir geri çekilmenin’ yaşandığını gösteriyor.
Öte yandan Shiba Inu(SHIB) fiyatı da teknik olarak baskı altında. Son günlerde 0,0000125 dolar (yaklaşık 0,017 TL) seviyesinden gelen güçlü dirençle düşüşe geçti. Mevcut destek noktası ise 0,0000122 dolar (yaklaşık 0,017 TL) civarında şekillenmiş durumda. İşlem hacminin azalması ve RSI (Göreli Güç Endeksi) seviyesinin 40’a kadar gerilemesi, alım eğiliminin belirgin şekilde zayıfladığına işaret ediyor. Bu durum, kısa vadeli yatırımcıların ‘bekle-gör’ yaklaşımıyla hareket ettiğini ve satış baskısının arttığını ortaya koyuyor.
Uzmanlar, %12.887'lik çıkışı ‘alarm’ olarak görmektense, özellikle SHIB balinalarının sessizliği ve kademeli çıkış eğilimlerinin yatırımcı güvenindeki yavaşlamayı yansıttığını belirtiyor. Kısa vadeli bir toparlanma için bireysel yatırımcı ilgisinin artması gerektiği vurgulanıyor. Ancak şu ana kadar böyle bir canlanma sinyali bulunmuyor. Yani yükselişi tetikleyecek yeni hikayeler ya da güçlü bir haber akışı şu anda yok.
Her ne kadar Shiba Inu(SHIB) yüksek likiditeye sahip olsa da, kritik destek seviyesinin kırılması durumunda hızlı ve sert düşüş olasılığı da göz ardı edilemez. Bu nedenle içinde bulunduğumuz dönemde ‘aşırı iyimserlik’ yerine ‘stratejik temkin’ yaklaşımı öne çıkıyor.
Yorum 0