Kripto para piyasasındaki yüksek dalgalanma ortamında daha istikrarlı kazanç arayan yatırımcılar için *endeks fonları* ve *borsa yatırım fonları (ETF)* cazip birer alternatif haline geliyor. Bu ürünler, karmaşık alım satım işlemleri olmadan geniş bir dijital varlık portföyüne maruz kalma imkânı sunuyor. Özellikle uzun vadeli getiri hedefleyen *pasif yatırım stratejileri* kapsamında öne çıkıyorlar.
Kripto para endeks fonları genellikle piyasa değeri en yüksek kripto varlıkları temel alan bir portföyü takip ediyor. Çoğu zaman en üstteki 10 ya da 20 kripto para birimini içeriyorlar ve belirli aralıklarla dengelenerek piyasa hareketlerine uyum sağlıyorlar. Bu sayede yatırımcılar tek bir varlığı seçmek zorunda kalmadan tüm piyasadaki performansa göre kazanç elde etme imkânı buluyor. Bu yapı, *geleneksel yatırım fonlarına* benzer bir işleyiş sunuyor. Bu fonların stratejileri işletici kurumların yaklaşımına göre farklılık gösteriyor. Klasik 'merkeziyetsiz' modelde brokerlar ya da hizmet sağlayıcılar tarafından hazırlanan ürünler öne çıkarken, burada değer artışının yanı sıra *covered call stratejileri* de gelir kaynağı olarak kullanılıyor. Öte yandan, blokzincir tabanlı 'merkeziyetsiz' endeks token’ları akıllı sözleşmelerle çalışıyor ve gelir kaynakları arasında staking veya merkeziyetsiz finans (DeFi) getirileri gibi unsurlar yer alabiliyor.
ETF’ler tarafında ise bu ürünler, geleneksel borsalarda (örneğin New York Borsası) listelenerek hisse senedi gibi işlem görüyor. Belirli kripto varlık gruplarını izleyebiliyor ya da tek bir kripto paranın (örneğin Bitcoin(BTC)) performansını yakından takip edebiliyorlar. Öne çıkan örneklerden biri, ProShares’in Bitcoin ETF’si BITO. Sadece Bitcoin’e odaklanan bu ürün bazı stratejilerde *covered call modeli* kullanarak düzenli gelir dağıtımı da sağlayabiliyor. Bu çeşitlendirilmiş stratejiler sayesinde yatırımcılar risk toleranslarına uygun bir ürün bulma konusunda daha esnek davranabiliyor.
Kripto endeks fonları veya ETF’lere yatırım yapanlar birden fazla alanda *pasif getiriler* bekleyebiliyor. Temel olarak Bitcoin(BTC), Ethereum(ETH), Solana(SOL) gibi varlıkların fiyat yükselişinden kaynaklı sermaye kazancı hedefleniyor. Eğer staking destekleyen kripto paralar da portföyde yer alıyorsa buna bağlı *ödül kazançları* da elde edilebiliyor. Eğer yatırım aracı merkeziyetsiz yapıdaysa, burada DeFi üzerinden pasif gelir imkânı da doğuyor. Bazı ETF’ler ise üç aylık ya da aylık düzenli nakit temettü ödemeleri ile ek gelir sağlıyor.
2024 yılının 11 Ocak’ında, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu(SEC) toplam 11 adet spot Bitcoin ETF’sini onaylayarak bu alanda yeni bir dönemin kapılarını açtı. BlackRock, Grayscale, ARK Invest gibi büyük varlık yöneticilerinin dahil olduğu bu onay süreci sayesinde kurumlar ilk kez regüle edilmiş yollarla Bitcoin’e yatırım yapma şansı elde etti. Bu da büyük ölçekli kurumsal fonların sektöre hızla giriş yapmasına yol açtı. Uzmanlara göre bu gelişme, *ETF tabanlı kripto ürünlerinin* önümüzdeki dönemde daha da genişleyeceğinin bir işareti.
2025 itibarıyla, Bitwise’ın BITW adlı ürünü en bilinen endeks fonlarından biri olarak değerlendiriliyor. Bu ürün, piyasa değeri en yüksek ilk 10 kripto para birimini kapsıyor ve her ay portföyünü yeniden yapılandırarak piyasa koşullarına uyum sağlıyor. Standart aracı kurum hesapları üzerinden erişilebilen bu ürünün, *hem kurumsal hem de bireysel yatırımcılar için uygun bir seçenek* olduğu ifade ediliyor.
Pasif yatırımın avantajları ise sadece getiri odaklı değil. Tek bir kripto paraya yoğunlaşmadan sağlanan *portföy çeşitliliği*, duygusal alım satım eğilimlerini azaltan *stratejik denge*, karmaşık cüzdan ayarları veya zincir üzeri işlem gerektirmeyen *kullanım kolaylığı* uzun vadeli düşünüldüğünde önemli avantajlar arasında yer alıyor. Elbette bu ürünlerin de bazı riskleri mevcut. Piyasa dalgalanması, akıllı sözleşme güvenliği ya da ücret yapısı gibi unsurlar dikkatlice incelenmesi gereken konular arasında.
Sonuç olarak, kripto piyasasında *endeks fonları ve ETF’ler ‘seç ve yoğunlaş’ değil ‘stratejik çeşitlendir ve sürdürülebilir kazanç’ yaklaşımını benimseyen yatırımcılar için ideal araçlar* olarak öne çıkıyor. Kripto varlıkların sunduğu fırsatları daha kontrollü biçimde değerlendirmek isteyen herkesin bu iki ürüne odaklanmasında fayda var.
Yorum 0