New York'tan kripto madencilerine elektrik vergisi önerisi

New York eyalet senatörü Liz Krueger, kripto para madenciliği yapan şirketlere yönelik *elektrik tüketimine dayalı özel bir tüketim vergisi* önerisi sundu. Bu yasa teklifi, belirli bir elektrik kullanım seviyesinin altında kalan işletmeleri vergiden muaf tutarken, daha yüksek enerji tüketimi olanlara *artan oranlı vergi* uygulanması esasına dayanıyor.

Teklife göre, yıllık elektrik tüketimi 2,25 milyon kilovat saatin (kWh) altında kalan madencilik şirketleri vergi ödemeyecek. Tüketimi 2,26 milyon ila 5 milyon kWh arasında olanlara kilovat saat başına 2 sent, 5 milyon ila 10 milyon kWh arasında tüketenlere 3 sent, 10 milyon ila 20 milyon kWh arasında tüketim yapanlara 4 sent ve yıllık tüketimi 20 milyon kWh’yi aşan büyük ölçekli madencilik firmalarına ise *kilovat saat başına 5 sentle en yüksek vergi oranı* uygulanacak.

Krueger’in sunduğu yasa tasarısı, daha önce Joe Biden yönetiminin gündeme getirdiği Bitcoin(BTC) madencilik vergisiyle benzerlik gösterse de, bu girişim *federal değil eyalet düzeyinde* hayata geçirilmek isteniyor. New York’un zaten geçtiğimiz yıldan bu yana çevreci politikaları kapsamında kripto para madenciliği üzerindeki denetimi artırdığı biliniyor. Özellikle fosil yakıtla çalışan eski elektrik santrallerini kullanarak madencilik yapan şirketlere çeşitli düzenlemeler getirilmiş durumda.

Sektör temsilcileri, bu yasanın ABD’de önemli bir madencilik merkezi olan New York’un *rekabet gücünü olumsuz etkileyebileceği* konusunda endişeli. Ancak Krueger, yaptığı açıklamada “Aşırı enerji tüketimi ve sera gazı emisyonuna neden olan bazı madencilik şirketlerinden sorumluluk almalarını istiyoruz” diyerek, önerdikleri vergi sistemini *çevresel dışsallıkları yansıtan adil bir çerçeve* olarak tanımladı.

Özel tüketim vergisi yasa tasarısı olan S8518 numaralı teklif, ilerleyen günlerde New York Eyalet Senatosu ile Temsilciler Meclisi’nde oylanarak yasalaşıp yasalaşmayacağı netlik kazanacak. Bu süreçte, kripto madenciliği yapan şirketlerin faaliyet bölgelerini yeniden düzenlemeyi değerlendirebileceği konuşuluyor. Bu da söz konusu yasanın ABD genelinde madencilik sektörü üzerinde *önemli etkiler yaratabileceği* yönünde beklentileri arttırıyor.