ABD Adalet Bakanlığı’ndan 142 milyar liralık Bitcoin davası: Uluslararası suç şebekesine darbe
Adalet Bakanlığı, bugüne kadar görülen en büyük kripto para el koyma vakası için harekete geçti. 127.000 adet Bitcoin(BTC) için açılan dava kapsamında gözler, küresel suç organizasyonlarıyla bağlantılı olduğu iddia edilen yatırımcı Chen Zhi’ye çevrildi. 142 milyar dolar (yaklaşık 197 trilyon Kore wonu) değerindeki bu dijital varlıkların insan kaçakçılığı ve dolandırıcılık faaliyetleriyle elde edildiği öne sürüldü.
Chen Zhi, Kamboçya merkezli dev yatırım holdingi Prince Group’un başkanlığını yapıyor. Asya genelinde binlerce kişiyi mağdur eden dolandırıcılık ağıyla ilişkili olduğu belirtiliyor. ‘Pig butchering’ olarak bilinen dolandırıcılık yöntemi, mağdurlara çevrim içi flört uygulamaları üzerinden yaklaşarak sahte kripto platformlarına yatırım yapmaları için kandırma esasına dayanıyor. Yatırımlar sonrası mağdurların tüm mal varlıklarına el konuluyor.
Adalet Bakanlığı'nın yayımladığı bilgileri göre Chen Zhi’nin faaliyetleri sadece ABD'nin New York eyaletinde değil, küresel ölçekte maddi kayıplara ve insan hakları ihlallerine neden oldu. Elde edilen yasadışı gelirlerin lüks yatlar, özel jetler, sanat eserleri ve villaların alımında kullanıldığı tespit edildi. Chen Zhi hakkında suçlama bulunmasına rağmen henüz yakalanmadığı aktarılıyor.
Ayrıca davada, Çin ve İran’da faaliyet gösteren büyük bir madencilik havuzu olan LuBian da yer alıyor. 2020 yılında 3.5 milyar dolar değerinde Bitcoin’in çalındığı bu olay, kripto tarihinin en büyük soygunlarından biri olarak kayıtlara geçmişti. Bakanlık, LuBian madencilik havuzunun Chen Zhi’nin suç gelirleriyle işletildiğini resmen doğruladı.
Zincir üstü analiz platformu Arkham, el konulan kripto paraların tamamının şu anda Amerikan hükümeti tarafından *muhafaza edildiğini* açıkladı. Bu varlıklar, Mart ayında Başkan Trump’ın imzasıyla kurulan ABD Dijital Varlık Rezervi’nin en büyük kaynaklarından biri haline geldi.
Ancak ABD hükümetinin Bitcoin’lere tam olarak nasıl ulaştığı halen *belirsizliğini* koruyor. Mağdurların cüzdan anahtarlarını gönüllü olarak mı teslim ettiği, hack yoluyla mı erişim sağlandığı ya da 2020 yılındaki saldırının baştan beri gizli bir operasyon olup olmadığı konusunda resmi belgelerde ayrıntı verilmedi. On-chain analist ZachXBT(ZachXBT), el konulan cüzdan adreslerinin, daha önce Milky Sad raporlarında ifşa edilen adreslerle birebir örtüştüğünü ve uzun süredir *risk altında olduklarına dair uyarılar* yapıldığını kaydetti.
Öte yandan, 2024’ün haziran ve temmuz aylarında bu dijital varlıkların *birkaç defa cüzdanlar arasında taşındığı* ortaya çıkarıldı. Belgelerde ayrıca, bir hazine memurunun firar ederek fonları kaçırmaya çalıştığına dair tanıklıklar yer aldı ki bu detay, olayla ilgili *kuşkuları* daha da artırdı.
Sonuç olarak, bu davayla birlikte ABD, kripto paraların yasa dışı faaliyetlerde kullanımına karşı daha sert önlemler alacağının sinyalini verdi. Bu sadece büyük bir dolandırıcılık vakası olarak değil, aynı zamanda *kripto varlıkların karanlık tarafına dair* küresel ölçekte önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
Yorum 0