Polonya Başkanı kripto düzenlemesini veto etti: Sansür ve mülkiyet hakkı gerekçesi

Polonya'da Başkan Karol Nawrocki’nin kripto piyasasına yönelik yeni düzenlemeleri veto etmesi tartışmaları alevlendirdi. “Kripto Varlık Piyasası Yasası”nı imzalamayacağını açıklayan başkan, söz konusu yasanın vatandaşların *özgürlüklerini*, *mülkiyet haklarını* ve *devletin istikrarını* tehdit ettiğini savundu. Kripto sektörü bu kararı *olumlu* karşılarken, hükümet içerisinden sert tepki geldi.

Yasa, haziran ayında meclise sunulduğundan beri kamuoyunda yoğun tartışmalara yol açmıştı. Muhalefetten Tomasz Menzen, yasanın başından beri *aşırıya kaçtığını* ve başkanın bunu veto edeceğini öngörmüştü. Nitekim, Başkan Nawrocki hem sözcüsü aracılığıyla hem de kendi sosyal medya hesaplarından bu kararı kamuoyuna duyurdu.

Kripto sektörü, başkanın vetosunu piyasada yeni *büyüme alanlarının* önünü açacak bir gelişme olarak değerlendirip hızlıca destek verdi. Yorum: Bu tutum, Avrupa'nın diğer ülkelerinde uygulanan katı düzenlemelerin aksine daha yenilik dostu bir yaklaşım olabilir.

Ancak yasa taraftarları karara sert tepki gösterdi. Hükümet kaynaklarına göre, başkan “düzeni terk edip kaosu seçme” riskini aldı. Özellikle tartışmaya açılan ‘alan adı engelleme’ hükmü, internetteki bazı içeriklere erişimi tamamen kısıtlayabileceği gerekçesiyle ciddi *sansür* kaygılarına neden oldu. Başkanlık ofisinden ise bu maddenin şeffaflıktan uzak ve *kötüye kullanılabilir* olduğu belirtildi.

Nawrocki ayrıca düzenlemenin *fazla karmaşık* ve *gereğinden uzun* olduğunu savundu. Komşu ülkeler olan Çekya, Slovakya ve Macaristan’daki uygulamalara göre çok daha baskıcı hükümlerin bulunması, yasanın aşırıya kaçtığı yönündeki bir diğer gerekçe oldu.

Yasaya verilen veto kararıyla birlikte Polonya’da kripto para politikaları kritik bir dönemece girdi. Sektör temsilcileri, yalnızca düzenleme değil, *özgürlük* ve *yenilik* arasındaki dengeyi sağlayacak daha rafine bir yasal çerçeve gerektiğini vurguluyor.

Yorum: Polonya’nın bu adımı, Avrupa Birliği içinde kriptoya yaklaşımda artan farklılıkları gözler önüne sererken, merkeziyetsiz teknolojileri önceleyen projelere yönelik daha *uygun ortamlar* sunabilir. Özellikle yönetişim ve sansür direnci değerlerini ön planda tutan girişimler için avantaj yaratabilir.