RWA piyasası 2025’te 18,6 milyar doları aştı: BlackRock ve Ethereum öne çıkıyor

2025 yılında, blokzincir teknolojisiyle ‘gerçek dünya varlıklarının tokenlaştırılması’ anlamına gelen RWA (Real World Asset) konsepti, Wall Street merkezli büyük finans kurumlarının aktif katılımıyla yeni bir büyüme ivmesi yakaladı. Yılın başında zincir üstü RWA pazar büyüklüğü 5,5 milyar dolar civarındayken, yıl sonu itibarıyla 18,6 milyar doları aştı. Böylece RWA, hem geleneksel finans hem de kripto para dünyası için *önemli bir köprü görevi* görmeye başladı.

2025’te RWA özellikle hayata geçme aşamasına girerek gündemin en somut finansal gelişmelerinden biri haline geldi. Önceki yıllarda emlak, tahvil ve sanat eserleri gibi varlıkların tokenlaştırılmasına dair girişimler olsa da bunlar sınırlı kalmıştı. Ancak bu yıl BlackRock’un ETH tabanlı token fonu ‘BUIDL’ gibi ürünlerin yaygınlaşması sayesinde sektör *uygulama düzeyine* geçti. Mart 2024’te tanıtılan bu fon, piyasa büyüklüğünü 400 bin dolardan 1,8 milyar dolara çıkardı. Bu gelişme, tokenlaştırılmış ABD devlet tahvillerine duyulan talebi açıkça ortaya koydu.

RWA pazarındaki ilerlemeyi yalnızca teknolojik gelişmeler değil, aynı zamanda düzenleyici belirsizliklerin azalması ve pilot uygulamaların yaygınlaşması da destekledi. XYO kurucularından Markus Levin, 2025’te “önemli engellerin ortadan kalktığını" söyleyerek yılın dönüm noktası olduğunu vurguladı.

RWA piyasasında öne çıkan varlıklar arasında halen ABD Hazine tahvilleri başı çekiyor. RWA.xyz’nin verilerine göre, yaklaşık 8,6 milyar dolarlık hacimle özel krediler ikinci sırada yer alıyor. Emtialar ve alternatif fonlar ise bu iki segmenti takip ediyor.

Zincir bazında bakıldığında ise *Ethereum(ETH)*, RWA için açık ara en çok tercih edilen ağ oldu. Toplam 12,3 milyar dolarlık RWA, Ethereum üzerinde işlem görürken onu BNB Chain (1,8 milyar dolar) ve Solana(SOL) (782 milyon dolar) izledi. Ethereum ayrıca kullanıcı sayısında da lider konumda. Token Terminal’a göre, 20 binden fazla adres RWA varlıklarını Ethereum ağında barındırıyor.

RWA ihracı tarafında ise Securitize, 22 milyar dolarlık toplam ihraçla pazar liderliğini elinde tutuyor. Onu sırasıyla Ondo Finance (1,6 milyar dolar) ve Circle (1,4 milyar dolar) izliyor.

2025 yazında *Robinhood*, Avrupa pazarına hitaben Arbitrum tabanlı ABD hisse senetleri ve ETF’leri tokenlaştırarak bireysel yatırımcı nezdinde büyük yankı uyandırdı. Geleneksel hisse senedi yatırımına benzeyen bu ürünler sayesinde daha geniş kullanıcı tabanı RWA piyasasına adım atmaya başladı. Ancak bu ürünlerin çoğu hâlâ yalnızca kapalı ve izinli platformlarda işlem görüyor. RWA.xyz, bu platformlarda ‘kilitli’ durumda olan toplam likiditenin 402,5 milyar dolara ulaştığını belirtiyor ki bu, *halihazırda zincir üstünde işlem gören RWA’lerin 20 katı*.

RWA’lerin sunduğu en büyük vaat, gerçek varlıkların ‘dijital ortamda gerçek sahipliği’ olsa da mevcut durumda buna henüz ulaşılmış değil. Animoca Brands’in raporuna göre piyasada işlem gören hisse senedi tabanlı RWA’lerin çoğu aslında sadece *fiyat bağlantılı sözleşmeler* niteliğinde. Yani bu tokenlar genellikle temettü hakkı veya oy hakkı gibi klasik hisse senedi özelliklerini taşımıyor. Örneğin Ethereum üzerindeki RWA tokenlarının %95’inden fazlası fiyat izleme işlevi taşıyan ürünlerden ibaret; arkasında Nano Finance veya Backed Finance gibi sağlayıcılar bulunuyor.

Pazarın potansiyeline dönük beklentiler ise oldukça iyimser. McKinsey, RWA piyasasının 2030’a kadar 2 trilyon dolara çıkabileceğini, iyimser senaryolarda ise bu rakamın 4 trilyon dolara ulaşabileceğini öngörüyor. Galaxy Digital da benzer şekilde 1,9 trilyon ile 3,8 trilyon dolar arasında bir aralık öngörüyor.

Buna karşın bazı aktörler temkinli yaklaşıyor. NYDIG, RWA piyasasında protokollerin esas getiriyi elde etmesi için ilk etapta *paydaşlar arası etkileşim* ve *bileşenlerin uyumluluğunun* sağlanması gerektiğini vurguluyor. Benzer şekilde, Citadel Securities, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na (SEC) gönderdiği mektupta, RWA ürünlerinin mevcut menkul kıymet düzenlemelerine tabi tutulması gerektiğini savunarak tartışmaya zemin hazırladı.

Son olarak, XYO’nun Markus Levin’i, gerçek inovasyonun yalnızca var olan varlıkları token haline getirmekten öteye geçerek bizzat *varlık üretim ve yönetim yapısının blockchain’e uygun şekilde yeniden tasarlanması*yla geleceğini söyledi. Levin, bu dönüşümün temelinde güven, denetim ve veri bütünlüğü gibi konuların yer aldığını da belirtti.

‘yorum’: Bu haber, RWA alanının artık yalnızca konsept olmaktan çıkıp uygulanabilir bir yatırım kategorisi halini aldığını gösteriyor. Ethereum’un teknik üstünlüğü ve BlackRock gibi aktörlerin güçlü hamleleri, bu alandaki ağırlığın Batı merkezli büyük kurumlarda olduğunu da doğruluyor. Ancak hala *gerçek sahiplik*ten ziyade *fiyat izleme* seviyesinde olduğumuzu unutmamakta fayda var.