Back to top
  • 공유 Paylaş
  • 인쇄 Yazdır
  • 글자크기 Yazı tipi Boyutu
URL kopyalandı.

Asya'da kriptoyla kara para aklama 1,5 milyar doları aştı: Yerel AML sistemleri şart

Asya'da kriptoyla kara para aklama 1,5 milyar doları aştı: Yerel AML sistemleri şart / Tokenpost

Asya kripto piyasası yeniden ‘kara para aklama cenneti’ olarak gündeme geldi. 2025’in ilk yarısında Doğu Asya genelinde kriptoyla ilgili suçlardan kaynaklanan toplam zarar **yaklaşık 2 trilyon 850 milyar Kore wonu (yaklaşık 1,5 milyar dolar)** seviyesine ulaştı. Bu rakam, 2024 genelindeki toplam kayıpları şimdiden geçmiş durumda. Siber saldırılar ve dolandırıcılık yöntemlerinin çeşitlenmesi, örneğin Bybit’in hacklenmesi ya da Güneydoğu Asya’da hızla yayılan ‘domuz kesimi’ yöntemi gibi bölgeye özgü suç türlerinin yaygınlaşması, bu artışın ana sebepleri arasında yer alıyor.

Temel sorun ise kullanılan küresel kara para aklama karşıtı (AML) araçlarının büyük ölçüde Batı odaklı şekilde geliştirilmiş olması. Mixer, tumbler gibi araçlar ve ABD ile Avrupa merkezli merkezi giriş noktalarına (on-ramp) odaklanan gözetim sistemleri, Asya’nın kendine özgü finansal altyapısını yakalayamıyor. Örneğin **Tayland’daki ruhsatsız OTC yazıhaneleri**, **Filipinler’deki mobil para transfer platformları**, **Hong Kong ve Endonezya’da yaygın P2P cüzdan işlemleri** gibi faaliyetler, mevcut Batı merkezli sistemlerde görünmez kalıyor.

Bu noktada çözüm, yerel emniyet birimleriyle **sıkı işbirliği** ve bölgeye özel risk veritabanlarının oluşturulmasında yatıyor. Örneğin Singapur’da kullanılan paravan şirketler üzerinden yapılan döngü işlemleri ya da Endonezya’daki dijital cüzdanlarla sürdürülen çok katmanlı transferler gibi yöntemlerle mücadelede, suç gerçekleştikten sonra müdahale etmek yerine önleyici mekanizmalar kurmak çok daha etkili. Bunun için **yerel zincir üstü verilerin aktif şekilde toplanması** ve yeni ortaya çıkan kara para aklama yöntemlerine anlık yanıt verebilecek “canlı ve etkili gözetim ağları” oluşturmak gerekiyor.

Güneydoğu Asya’daki bazı ülkeler halihazırda bu yönde adımlar atmaya başladı. Tayland ve Malezya’da **gerçek zamanlı paneller ve analiz yazılımları** kullanılarak, dolandırıcılık ihbarlarının alınmasından sadece birkaç saat içinde varlıklar dondurulabiliyor. Bu, geçmişte haftalar hatta aylar sürebilen müdahalelere kıyasla büyük bir hız kazanımı anlamına geliyor. Bu gelişmeler, suçları ortadan kaldırma etkisi yaratmasının yanı sıra, yerel kripto piyasalarına olan güveni de artırıyor.

Ancak altyapı kurmak tek başına yeterli değil. Pek çok ülkede düzenleyici kurumlar hâlâ blokzincir altyapısını yeterince kavramış değil ve özel analiz firmalarının da yasal uygulama yetkisi bulunmuyor. Bu nedenle, **veri paylaşımı**, **ortak eğitim programları** ve **gerçek zamanlı uyarı sistemlerinin** içinde bulunduğu **kamusal-özel işbirliği (PPP)** modelleri hayati önemde. Kripto suçlarıyla mücadele artık sıradan bir teknik meseleden öte, doğrudan **güven inşasıyla ilgili bir konu** haline geldi.

Piyasa dinamikleri de hızla değişiyor. Vietnam, Tayland ve Hindistan gibi ülkelerde bireysel yatırımcı katılımı arttıkça, işlem hacimleri de katlanarak büyüyor. Ancak tüketici koruma altyapısı zayıf kalırsa bu büyüme kalıcı olamaz. Bu yüzden düzenleyici kurumlar ve özel sektörün birlikte çalışarak **yatırımcı korumaya yönelik ilkeleri belirlemesi**, **uzun vadeli piyasa katılımının temellerini atması** ve **kurumsal yatırımcıların güvenle girmesini sağlayacak ortamı hazırlaması** gerekiyor.

Buna karşın bazı çevreler, bölgesel düzenlemelerin küresel standartlarla çelişebileceği veya kişisel veri ihlali oluşturabileceği görüşünde. Ancak *kısa süreli veri depolama*, *izinli denetim altyapıları* ve *resmî raporların şeffaf şekilde yayımlanması* gibi yöntemlerle bu denge kurulabilir. Önemli olan, **bölgeye uygun ama küresel normlarla uyumlu bir senkronizasyon süreci** oluşturmak.

Sonuç olarak, **yerel uzmanlığı olan analiz ortaklarıyla çalışan şirketler** haricindekiler APAC bölgesinde varlık gösteremez. Kurumsal yatırımcılar artık ‘blokzincir hijyeni’ konusunda net bir güvence istiyor. Regülasyonları anlamayan veya yüzeysel değerlendiren küresel yazılım sağlayıcılar ise *borsalardan çıkarılabilir*, *yatırımcıların güvenini kaybedebilir* ve *pazar erişim haklarını yitirme riskiyle* karşı karşıya kalabilir.

Bu yüzden, sektör ittifaklarının ve analiz firmalarının acilen birlikte çalışarak tüm APAC bölgesine uygulanabilir **test edilmiş uyum sistemleri** geliştirmesi, ayrıca her ülkenin yeraltı finans yapısına hâkim uzmanlarla **ulusal risk veritabanları** oluşturması gerekiyor. Buna ek olarak, *üç aylık etki raporlarının yayınlanması* gibi sistematik şeffaflık adımları sayesinde, **kara para aklamayla mücadele başarıları düzenli olarak ölçülmeli**.

Asya şu an kritik bir virajda. **Bölgeye özel AML altyapısı**, **küresel-yersel işbirliği modeli** ve **şeffaf uygulamalar** devreye alınmazsa, kıta ‘kripto için düzenlemesiz bir kara bölge’ olarak etiketlenebilir. Ama tam tersi yönde, uluslararası standartlarla uyumlu ancak iç dinamikleri gözeten bir yapı kurulursa, **kural ve yeniliğin bir arada var olduğu yeni bir kripto merkezi** olarak yükselme şansı da oldukça yüksek. Ve bu yolda belirleyici olan, Asya’nın *sessiz finansal dili*ni anlayan, izleyen ve yayılmasını engelleyen **yerel bağlantı ağlarının gücü** olacak.

<Telif hakkı ⓒ TokenPost, yetkisiz çoğaltma ve yeniden dağıtım yasaktır >

Popüler

Yorum 0

Yorum ipuçları

Harika bir makale. Takip talep etme. Mükemmel bir analiz.

0/1000

Yorum ipuçları

Harika bir makale. Takip talep etme. Mükemmel bir analiz.
1