Solana(SOL), Alpenglow ile Blok Süresini 0.15 Saniyeye Düşürmeyi Amaçlıyor

Solana(SOL), ‘Alpenglow’ Sistemiyle Blok Süresini 0.15 Saniyeye Düşürmeyi Hedefliyor

Solana(SOL), ağın hızını ve maliyet verimliliğini radikal biçimde artırmayı amaçlayan ‘Alpenglow’ isimli yeni bir sistemi (SIMD-0326) hayata geçirmeye hazırlanıyor. Bu öneri, mevcut konsensüs protokolünde köklü bir yeniden yapılanmayı içeriyor. En dikkat çekici hedef ise, şu an 8 ila 12 saniye arasında süren blok onay süresini sadece ‘0.15 saniye’ye indirmek.

Alpenglow sistemi, halihazırda kullanılan ‘TowerBFT’ ve ‘Zaman Kanıtı (Proof-of-History)’ mekanizmalarının yerini alacak yeni bir altyapı sunuyor. Daha az ağ iletişimiyle daha yüksek işlem eşzamanlılığı sağlamak amacıyla tasarlanan bu yapı, ‘Votor’ adı verilen modülle öne çıkıyor. Votor, yalnızca 1 ila 2 turda oylamayı sonlandıran basitleştirilmiş bir işlem modeliyle çalışıyor. Bu sayede doğrulayıcılar arası yoğun ağ trafiği ve veri iletimi azaltılarak ‘ağ verimliliğini yükseltmeye’ katkı sağlanacak.

Solana topluluğu, bu geliştirme teklifine ilişkin oylamayı ağın 840 ila 842 arasındaki epoch dönemlerinde gerçekleştirecek. Mevcut durumda 834. epoch’ta bulunan ağda bu kritik değişiklik için, oylamaya katılanların üçte ikisinin ‘evet’ oyu vermesi gerekiyor.

Teknik olarak Alpenglow, TowerBFT’nin yapısal sınırlamalarını aşmayı amaçlıyor. Mevcut sistemdeki yüksek ‘gecikme’ süreleri ve sınırlı hata toleransı gibi zayıf yönler, yeni modelle bertaraf edilmeye çalışılıyor. Bunun yanında, şu anda kullanılan merkezi veri iletim yöntemi ‘Turbine’ın da ileride ‘Rotor’ isimli alternatif bir protokolle değiştirileceği açıklandı. Bu değişim ayrı bir güncellemeyle hayata geçirilecek.

Yeni sistemde ‘doğrulayıcı teşvik modeli’ de sil baştan yeniden tasarlanıyor. Doğrulayıcılara verilecek ‘VAT’ yani doğrulayıcı bileti, epoch başına 1.6 SOL olarak belirlendi. Ayrıca işlem ücretleri ve hesaplama maliyetlerini azaltmak amacıyla mevcut ‘zincir üstü’ oylama modelinin yerine ‘zincir dışı’ oylama kullanılacak. ‘Oylama verimliliğini artıran’ bu yaklaşım, aynı zamanda ekonomiklik açısından da dikkat çekiyor.

En dikkat çeken yeniliklerden biri de sistemin dayanıklılık modeli. Yeni tasarımda doğrulayıcıların %20’si kötü niyetli olsa ve başka %20’si ağa hiç katılmasa bile, sistemin normal şekilde işlemeye devam edeceği ‘20+20 modeli’ uygulanıyor. Bu da dağıtık sistemlere dair ‘güncel akademik araştırmalar’ ışığında şekillenen, ‘güvenlik ile adalet arasında dengeli’ bir yapı anlamına geliyor.

Ağ güncellemelerine karşı oldukça duyarlı olan Solana ekosistemi, Alpenglow teklifinin uzun vadede Solana ağının sürdürülebilirliğini ve ölçeklenebilirliğini artırıp artırmayacağını büyük bir ilgiyle izliyor. Eğer öneri kabul edilirse, Solana’nın ‘en hızlı ve en hafif çalışan blokzincir sistemlerinden biri’ haline gelmesi bekleniyor.