XRP ETF tartışmaları yeniden alevlendi: Kurumsal ilgi test edilecek mi?

Kripto yatırımcısı Adriano Feria, spot ETF’lerin yükselişinin XRP için bir dönüm noktası olabileceğini belirtiyor. Feria, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, XRP ile bağlantılı bir ETF'nin hayata geçmesinin kurumsal yatırımcıların bu varlığa olan ilgisinin ne denli zayıf olduğunu ortaya koyabileceğini ifade etti. Bu değerlendirme, XRP’nin geleceğine ilişkin yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi.

Ancak bazı analistler, olası bir XRP ETF ürününün hâlâ büyük bir potansiyele sahip olduğunu savunuyor. Özellikle Chicago Ticaret Borsası (CME) tarafından XRP vadeli işlemlerinin başarıyla başlatılmış olması, düzenleyici çerçeveye oturan türev ürünlerin spot ETF girdilerine de olumlu yansıyabileceği yönündeki beklentileri artırdı. Canary Capital Üst Yöneticisi Steven McClurg, XRP ETF’inin piyasaya sürüldüğü ilk ayda yaklaşık 500 milyon dolarlık (yaklaşık 6,95 trilyon TL) bir giriş görebileceğini öne sürüyor. McClurg’a göre XRP, Bitcoin(BTC)'in ardından Wall Street'te en çok tanınan ikinci kripto para konumunda.

Tüm bunlara rağmen, önde gelen varlık yönetim şirketlerinin XRP’ye yönelik temkinli tutumu dikkat çekiyor. BlackRock(BLK), XRP ETF’iyle ilgili herhangi bir planının olmadığını net bir dille açıkladı. Dev şirket zaten halihazırda iShares Bitcoin Trust ve iShares Ethereum Trust(ETHA) ile ETF pazarının önemli bir bölümünü elinde bulunduruyor. Benzer şekilde, Fidelity de XRP ETF başvurusuna temkinli yaklaşırken, Solana(SOL) tabanlı ETF teklifini ise tamamladı.

Bu tablo, XRP'nin hâlâ kurumlar nezdinde ‘temkinli’ye yakın bir konumda olduğunu gösteriyor. Şu ana kadar 15 farklı XRP ETF başvurusu yapılmış olsa da, bunların tamamı görece küçük çaplı veya geleneksel olmayan fon yöneticileri tarafından sunuldu. Büyük oyuncular ise bekle-gör stratejisi uygulamayı tercih ediyor.

Diğer yandan, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu(SEC) XRP’yi de içeren ETF ürünlerine sınırlı ölçekte onay vermiş olsa da, bu onaylar genellikle dolaylı veya düşük maruziyet içeren ürünlerle sınırlı kaldı.

Eğer XRP tabanlı bir ETF gerçekten hayata geçerse, piyasa iki farklı senaryo ile karşı karşıya kalabilir. Birincisi, bu gelişmenin XRP’yi kurumsal yatırımcılar nezdinde meşrulaştırarak fiyat ve likidite artışı sağlaması. Diğeriyse, beklenilen ilgiyi göremeyerek XRP’ye yönelik olumsuz yatırım algısını pekiştirmesi.

Özetle, XRP’nin seyrini belirleyecek temel unsur sadece bir ETF dosyasının kabul edilip edilmemesi değil, arkasındaki gerçek ‘kurumsal talep’ olacak gibi görünüyor. ETF hamlesi, XRP yatırımcısı açısından bir tür ‘duyarlılık testi’ işlevi görebileceği için, bu konudaki tartışmalar önümüzdeki dönemde de hız kesmeden devam edecek gibi görünüyor.