Avrupa Birliği(EU), ‘Chat Control’ olarak bilinen yasa tasarısını oylamaya hazırlanırken, **Almanya’nın tutumu**, Avrupa genelinde *şifreli iletişim ortamını* kökten etkileyebilecek kritik bir faktör olarak öne çıkıyor. Tasarı, mesaj şifrelemesini fiilen yasaklayarak, *Telegram, WhatsApp, Signal* gibi mesajlaşma uygulamalarının, mesajları şifrelemeden önce devletin içeriği taramasına olanak sağlamasını zorunlu kılmayı hedefliyor.
Yasa ilk olarak Danimarka tarafından, çocuk istismarına karşı mücadele gerekçesiyle önerildi ancak içerdiği hükümler, kişisel veri koruması açısından tüm Avrupa’da ciddi endişelere yol açmış durumda. Şu ana kadar 27 AB üyesinden 15’i resmi olarak tasarıya destek verdi; fakat yasa kabul edilmesi için *AB nüfusunun en az yüzde 65’inin desteklediği ülkeler tarafından onaylanması* gerekiyor. Henüz bu eşiğe ulaşılmış değil ve geri kalan ülkelerin kararları, yasanın geleceğini belirleyecek.
Bu noktada **asıl belirleyici ülke Almanya**. Alman hükümeti tasarıyı destekleyip desteklemeyeceğine dair açık bir sinyal vermiş değil. Ancak Almanya’nın ‘evet’ demesi durumunda, AB genelinde *şifreli mesajlaşma hakkı* ciddi biçimde zarar görebilir. Gizlilik savunucuları ve sivil toplum kuruluşları, bu düzenlemenin yürürlüğe girmesi halinde, bireylerin mesaj gizliliği ve temel haklarının geniş çapta ihlal edileceği konusunda uyarılarda bulunuyor.
Avrupa Birliği’nin *dijital haklar* ile *siber güvenlik* arasındaki dengeyi nasıl kuracağı, sadece kıta için değil, aynı zamanda küresel yönetişim anlayışı üzerinde de etkili olabilir. Bu yasa tasarısı sadece Avrupa’nın değil, tüm dünyanın veri gizliliği politikalarının seyri açısından da önemli bir *ölçüt* olarak değerlendiriliyor.
Yorum 0