Cipher Mining, Ohio’da 200 MW’lık veri merkezi altyapısı satın aldı: Hedefte yapay zeka ve HPC var

Cipher Mining, Amerika Birleşik Devletleri’nin Ohio eyaletinde 200 megavat(MW) kapasiteli bir elektrik altyapısı satın alarak yalnızca Bitcoin(BTC) madenciliğiyle sınırlı kalmayan, yüksek performanslı bilgi işlem (HPC) alanına da açılan yeni bir adım attı. Şirketin hedefi, artan yapay zeka(AI) altyapısı ve veri merkezi talebini fırsata çevirmek.

Cipher Mining, 23’ünde (yerel saatle) yaptığı açıklamada, Ohio’da yer alan 195 dönümlük ‘Ulysses’ adlı enerji bölgesini satın aldığını duyurdu. Tesis, AEP Ohio ile yapılan anlaşma sayesinde tam donanımlı bir elektrik altyapısına sahip ve tüm kamu hizmetleri sözleşmeleri tamamlanmış durumda. Şirketin planı, bu bölgeyi sadece kripto madenciliği için değil, aynı zamanda HPC ve veri merkezi faaliyetleri için devreye almak. Faaliyetlerin başlangıcı ise 2027’nin son çeyreği olarak belirlendi.

Cipher Mining’in Ohio’yu seçmesindeki en önemli nedenlerden biri, ABD’nin en büyük elektrik piyasası olan PJM toptan elektrik pazarına giriş yapmak istemesi. PJM pazarı, ABD’nin doğu ve orta batı bölgelerinde 13 eyaleti kapsıyor ve istikrarlı enerji teminiyle biliniyor. Ayrıca bu bölgede Amazon Web Services (AWS), Google Cloud gibi *hiperscaler* firmaların veri merkezi talepleri hızla artıyor.

Cipher Mining CEO’su Tyler Page, Ulysses tesisinin şirketin HPC barındırma kapasitesini artıracağını belirterek, *“Hiperscaler” şirketlerin talebi şimdiye kadarki en yüksek noktaya ulaştı* ifadelerini kullandı.

Bu stratejik adım, Halka açık kripto madencilik şirketleri arasında yayılan bir eğilimin parçası. Örneğin, Hut 8, Louisiana’daki River Bend adlı veri merkezi alanında 15 yıl boyunca 245 MW kapasite sağlayacak şekilde sözleşme imzaladı. Yaklaşık 70 milyar dolarlık anlaşmada, altyapı firması Fluidstack kiracı olurken, ödeme garantisini Google sağlıyor. Benzer şekilde Bitdeer da yakın dönemde Nevada’daki Sparks şehrinde 188 bin metrekarelik lojistik tesisi kiralayarak üretim altyapısını büyütmeye odaklanmış durumda.

Kripto madencilik firmalarının bu yeni yöneliminin bir diğer nedeni ise azalan madencilik gelirleri. Bu durumun göstergesi olan ‘hashprice’ yani birim bilgi işlem gücü başına gelir, geçtiğimiz kasım ortasından bu yana 40 doların altında seyrediyor. Madencilik sektöründe bu seviye genellikle maliyetleri karşılayan eşik olarak kabul ediliyor, dolayısıyla şirketlerin kârlılığı baskı altında.

Bu gelişmelerin ışığında birçok şirket yalnızca BTC üretimine değil, AI ve HPC gereksinimlerine karşılık veren yeni gelir alanlarına yönelmiş durumda. Aynı zamanda *yenilenebilir enerji* temelli madencilik tesisleri de öne çıkıyor. Örneğin Sanga Renewables, Teksas’ın Ector County bölgesinde 20 MW’lık güneş enerjili bir madencilik sahası işletiyor. Phoenix Group ise Etiyopya’da 30 MW kapasiteli hidroelektrik madenciliği başlattı. Canaan ise AI destekli uyum sağlayabilen madencilik cihazlarıyla verimliliği artırmaya çalışıyor.

Madencilik kâr marjları düşüşte olmasına rağmen, şirket hisselerinde toparlanma dikkat çekiyor. 2025 yılı itibarıyla halka açık bazı madencilik firmalarının hisseleri ciddi yükseliş yaşadı. IREN Limited’in hisseleri yıl başından bu yana yaklaşık %331 oranında artarken, Applied Digital %246, Cipher Mining %250, Hut 8 %160, Riot Platforms ise %36 yükseldi. Bu tablo, yatırımcıların kısa vadeli BTC üretiminden çok uzun vadeli stratejik konumlanmayı önemsediğini gösteriyor.