Piyasalarda 1,9 Trilyon Dolarlık Büyük Çöküş: Bitcoin ve Hisseler Sert Düştü

Finans piyasaları bir kez daha büyük bir dalgalanma yaşıyor. Hisse senedi ve kripto para piyasalarında yalnızca bir gün içinde 1,9 trilyon doların buharlaşması, yatırımcıları büyük bir endişeye sürükledi. Bu seviye, 2020 yılının Mart ayında pandeminin neden olduğu tarihi çöküşten bu yana en büyük piyasa düzeltmesi olarak kayıtlara geçti.

Bu düşüşün arkasında birçok faktör etkili oldu. Ekonomik belirsizlik, merkez bankalarının faiz politikaları ve yatırımcı duyarlılığındaki değişimler birleşerek piyasaları sert bir şekilde sarsmış durumda. Nasdaq, 2022’den bu yana en kötü gününü yaşayarak 1,7 trilyon dolar değer kaybederken, Bitcoin(BTC) kısa süreliğine 76.000 dolar seviyesine kadar düştü. Ethereum(ETH) ise 1.800 doların altına inerken, kripto para piyasasının toplamından 94 milyar dolar silindi.

Bu tür bir piyasa çöküşünü önceden tahmin eden isimlerden biri de ‘Zengin Baba Yoksul Baba’ kitabıyla tanınan Robert Kiyosaki oldu. Kiyosaki, uzun süredir aşırı borçlanma ve kontrolsüz para politikalarının finansal bir çöküşü tetikleyeceği konusunda uyarılarda bulunuyordu. Piyasalardaki bu büyük kayıplarla birlikte Kiyosaki’nin öngörüleri yeniden gündeme geldi. Ancak o, bu düşüşü bir ‘fırsat’ olarak değerlendiriyor ve yatırımcılara ‘altın, gümüş ve Bitcoin’ gibi güvenli varlıklara yönelmeleri çağrısında bulunuyor. Ayrıca, ETF’lerin ‘dolar kadar sahte’ olduğunu belirterek, bu yatırım araçlarına karşı temkinli olunması gerektiğini savundu.

Öte yandan, bazı kripto para uzmanları piyasadaki risklere dikkat çekti. Analist Jacob King, "Kripto piyasasının %87’si aşırı şişirilmiş işlem hacimlerine ve yapay yükseliş trendlerine bağlı" diyerek, Bitcoin’in 100.000 dolar seviyesinin üzerine çıkmasının pek olası olmadığını, aksine 10.000 doların altına inme ihtimalinin daha yüksek olduğunu dile getirdi. Ayrıca, kurumsal yatırımcıların ani satış dalgalarının devam etmesi halinde piyasada daha büyük bir düşüş yaşanabileceğini öne sürdü.

Uzmanlar, bu büyük gerilemenin tek seferlik bir olay mı yoksa daha büyük bir ekonomik durgunluğun başlangıcı mı olduğunu tartışıyor. Makroekonomik değişkenler ve politika kararlarının piyasaların seyrini belirleyeceği görüşü ağırlık kazanıyor. Yatırımcılar, yüksek volatilite ortamında bilinçli kararlar almak zorunda oldukları kritik bir dönemeçte bulunuyor.